Medyada önemli değişimler yaşanıyor. Star TV'nin Doğuş Grubu'na devri sonrası ortalık epeyce bir karıştı. Grubun kadroda değişikliğe gideceği dedikoduları, birçok dizi ve programın yayından kaldırılacağı kulisleri ortalığı ayağa kaldırmış durumda. İnşallah çok üzücü tablolarla karşılaşmayız. Umarım Doğuş Grubu Star çalışanlarını tümden heder edecek kararların altına imza atmazlar. Bu arada Milliyet, Vatan gazetelerindeki ortaklık kavgası da son sürat devam ediyor. Baba yadigarı Milliyet'i kavgalı olduğu ortağı Demirören'den geri almayı kafaya takmış olan Ali Karacan'ın bu uğurda verdiği mücadeleyi dünden beri kaleme alan Meliha Okur'da okuyorsunuz herhalde. Pazartesi günü sermaye için gereken miktarı hesaba yatıracağını söyleyen Karacan'ın önü açık gibi görünüyor. Bu arada haber kaynaklarımdan aldığım kulislere göre Ali Karacan, Milliyet için gerekli olan miktarın bir Avrupalı fon tarafından karşılanması için görüşmeler yapıyormuş. Fon yöneticilerinin Karacan'a 25 milyon dolar için söz verdiği iddia ediliyor. Eğer bu iddia doğruysa Milliyet'e tek başına patron olacak Ali Karacan'ın kadro ile ilgili ne yapacağı, nasıl bir yol izleyeceği epeyce bir merak konusu. Demirören Grubu'na açık destek veren başta Güneri Civaoğlu olmak üzere birkaç ismin Milliyet'te gelecekleri pek parlak görünmüyor. Ali Bey'e yakın bir haber kaynağım, "Gazeteyi tamamen devraldıktan sonra ilk işi Civaoğlu ile yollarını ayırmak olacak" dediğinde şaşırmadım ama bir yandan da üzüldüm. O nedenle bu köşeden Milliyet'te onca zamandır yazan ve adeta ismiyle özdeşleşen Güneri Bey'e naçizane tavsiyede bulunmak istiyorum. Eğer gelecek yıllarda da aynı gazetede yazı hayatına devam etmeyi düşünüyorsa, tez elden Ali Bey'le bozulan ilişkisini tamir etmeli. Ha, yok eğer illaki Demirören'lerden yana bir tavır almayı kafasına koyduysa da, o zaman da Karacan'ın Milliyet'i tek başına ele geçirmesinin ardından kendisinin de Vatan'a mecburen tayin olacağını bilmeli!