Her zaman büyük beğeniyle okuduğum ve sürekli takip ettiğim ve Türk basınının en haylaz, en özgürlükçü gazetesi olarak kabul ettiğim Taraf'a bir haller oldu son zamanlarda.
Kabul etmek gerekir ki Taraf, Baykal'ın gizlice çekilmiş yatak odası görüntülerinin ardından yapılan haberleri en sert dille eleştiren gazeteydi.
Gazete, olayı çirkin bir komplo ve alçakça bir saldırı olarak yorumlamış ve derin bazı güçlerin bu kaset aracılığıyla Türkiye siyasetini yeniden dizayn etmeye çalıştığını haykırmıştı!
Buraya kadar Taraf'tan farklı düşünmediğimi söylemeliyim.
Ancakkkk... Düne kadar, Baykal ve şurekâsı tarafından Amerikan destekli AKP yanlısı bir yayın organı olduğu iddia edilen bir gazete, neden kurultay sonrası Baykal'ın yapmak istediği açıklamalarda adeta sözcü görevi üstlenmişti?
Elbette ki, Baykal veya eşiyle yapılan söyleşiler habercilik açısından çok kıymetlidir. Buna itiraz etmemiz söz konusu bile değildir. Benim itirazım şunadır; Taraf, Ergenekon, Kürt meselesi, özgürlükler ve eşitlikler meselelerinde gösterdiği o mükemmel sorgulayıcı, araştırmacı haberci refleksini neden Baykallı haberler karşısında göstermemiştir?
Aynı zamanda yakın arkadaşım da olan Rasim Ozan Kütahyalı Baykal'la söyleşilerinde neden, sadece onun yazılmasını istediklerini okuruna aktarma gereği duymuştur?
Mesela Doğan Grubu yayın organlarının bu komplonun bir parçası olduğunu söyleyen Baykal'a, neden geçmişte bu grubun medya gücünü kullanarak gerek siyaseti dizayn etmesi, gerekse rant sağlamasına dair yapılan haberler, eleştiriler, yorumlar karşısında hep suskun kaldığı sorulmamıştır?
Mesela; "POAŞ'ın 2007'de ortaya çıkan 1.2 milyar dolarlık vergi borcuna ya da Hilton arazisindeki imar oyunlarına dair o tarihlerde neden bir iki kelam etmediniz Deniz Bey" denmemiştir?
Neden, Baykal ailesinin kendisini topluma ekonomik olarak da zor durumda gösterme çabalarına aracılık etmiştir Taraf? "Hayatımızda hiç 340 bin dolarımız olmadı!" diyen Baykallara neden, "Evet sizin böyle bir paranız, gücünüz olmayabilir ama çocuklarınızın var. Siz isteseniz kızınız Aslı Baykal size 340 bin dolarlık değil, 1 milyon dolarlık yat bile alabilir! Çünkü o gücü fazlasıyla var!" sorusu yöneltilmemiştir?
Açık açık, "Evet ben Ergenekon'un avukatıyım!" diyen ana muhalefet partisinin eski liderine, "Acaba Ergenekoncular sizin avukatlığınızdan sıkılmış ve sizi bu yolla tasfiye etmek istemiş olabilir mi Sayın Baykal? Neden bu kaset komplosunu kimin ya da kimlerin tertip ettiklerini bile bile susuyorsunuz? Kim ya da kimler size bu alçakça oyunu oynamış olabilir hiçbir fikriniz yok mu?" denilmemiştir?
Neden?