Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SÜLEYMAN YAŞAR

Türk parasını kim manipüle etti?

New York finans savcısı Benjamin Lawsky geçen hafta Deutsche Bank ve Goldman Sachs'ın da aralarında bulunduğu on ikiden fazla bankanın döviz işlemleri dokümanlarını talep etti. Yine savcı Lawsky, bankaların döviz işlemleri yapan elemanlarının elektronik posta ve döviz kurlarına ilişkin yorumlarını içeren mesajlarını istedi.
Peki Lawsky niçin istiyor bütün bu dokümanları? İstiyor çünkü yükselen ülke para birimlerinde yakın dönemde ortaya çıkan oynaklığın manipülasyon nedeniyle oluştuğu şüphesi var. Türk parası da dahil, Hindistan rupisi, Güney Afrika randı, Arjantin pesosu, Brezilya reali, Endonezya parası rupiah ve Rus rublesinde son iki ay içinde hızlı fiyat değişmeleri oldu. Ve bu işten bazıları epeyce haksız kazanç elde etti.
Hatırlayacaksınız daha önce Libor (Londra bankalararası borçlanma faiz oranı) skandalında, banka elemanları, aralarında anlaşarak eşik değer faiz haddi olan Libor'u istedikleri seviyelerde tutup yatırımcıları ve kredi kullananları tam 176 milyar dolar zarara uğratmışlardı. İşte şimdi benzeri olayın yükselen ülke para birimlerinde yaşandığı iddiasıyla New York savcısı harekete geçti. Bu arada üzerinde manipülasyon şüphesinin yoğunlaşan banka, Deutsche Bank, oluyor. Çünkü bu banka küresel döviz ticaretinin en büyük oyuncusu. Ve bu bankanın küresel döviz ticaretindeki payı yüzde 15.2'yi buluyor. İşte bu nedenle savcı Lawsky, Deutsche Bank'ın New York yükselen ülkeler döviz işlemleri masası elemanlarının manipülasyonu tetiklediği üzerinde duruyor. Avrupa'da ise spot döviz piyasasında oynaklığın ocak ayında Citigroup elemanlarınca tetiklendiği düşünülüyor.
Gelelim döviz kurları üzerindeki manipülasyonun boyutlarına... Küresel döviz piyasalarında günlük işlem hacmi 5 trilyon doları buluyor. Dolayısıyla döviz kurları üzerindeki potansiyel manipülasyon olanağının günde 5 trilyon doları bulabileceğini söylemek yanlış olmaz.
Niye anlattık bütün bunları? Anlattık çünkü bazıları faiz lobisinin olmadığını ileri sürüyor. Oysa Libor faiz oranlarını aralarında anlaşıp istedikleri düzeyde tutarak haksız kazanç elde edenler yakalandı. Yine Türkiye'de aralarında anlaşıp mevduata düşük faiz verip, tüketici kredisinden yüksek faiz almak için rekabeti bozucu anlaşma yapan 12 banka yakalanıp cezalandırıldı. Bütün bunları bizdeki lobi elemanları görmezden geldi. Bu defa akbabaların döviz piyasasını manipüle ettiği gerekçesiyle New York savcısı harekete geçti. Bakalım bizim lobi elemanları buna ne diyecek? Herhalde "Lawsky paranoyak. Yükselen ülke para birimlerinde rekabet içinde arz ve talebe göre oynaklık olmuştur" diyerek işin içinden çıkabilirler.
Hatırlayacaksınız Kasım 2000'de yine Deutsche Bank yüklü miktarda yurtdışına döviz çıkartarak Türkiye'de 2001 krizini tetiklemişti. Anlayacağınız yine Deutsche Bank yine yükselen ülke para birimlerinde aşırı oynaklıklar yaşanıyor. İşte şimdi New York finans savcısı bu işin iç yüzünü ortaya çıkartacak. Bekleyip göreceğiz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA