Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SÜLEYMAN YAŞAR

Türkiye'den niçin korkuyorlar?

Amerikan Merkez Bankası'nın dolar basımını azaltmasıyla yükselen ülkelerden sıcak para çıkışı oluyor. Tabii kısa vadeli borç para ya da sıcak para çıkışı bütçe açığını sıcak parayla finanse eden ülkelerde sorun yaratıyor.
Halbuki Türkiye gibi bütçe açığı ve borç yükü az olan ülkelerde sıcak para çıkışı pek fazla sorun yaratmıyor. Belki de sağlıklı bir ekonomiye geçişi sağlıyor.
Peki niçin böyle bir tespit yapıyoruz?
Çünkü sıcak para girişi yatırımların kalitesini düşürüyor. Dolayısıyla iç ve dış şoklarda birdenbire ülkeyi terk eden sıcak para ekonomiyi parasal krize sokabiliyor. İşte bu nedenle kamu maliyesi sürdürülebilir olan Türkiye gibi ülkelerde sıcak para çıkışları aslında sağlıklı ekonomiye geçişin bir fırsatı olabiliyor. Peki sıcak parayı ülkeye sokmamak neden ekonomiyi sağlıklı hale getiriyor? Aşırı sıcak para girişi ülke ekonomisinde tüketimi çoğaltıyor. Hatta lüks tüketim artıyor. Fakat bu arada sıcak para girişiyle ülke para birimi değerlendiğinden ihracat kârlı olmaktan çıkıyor. Kalitesiz yatırımlar nedeniyle ihracata konu mal üretimine yatırım yapılamıyor.
Ve bir süre sonra döviz bulmak zorlaşıyor.
Bu defa faizler yükseliyor. Tekrar sıcak para girişi başlıyor. Böylece faiz lobisi ülkeyi ölüm spiraline sokuyor. "Ya faiz ya döviz" diyerek ülkeyi zorluyor. İşte bu ölüm spiralinden kurtulmak için yüksek faiz isteyen sıcak paracılardan kurtulmak gerekiyor. Dolayısıyla Merkez Bankası geçen mayıstan beri bu ölüm spiralinden çıkmak için direndi. Türk parasının üzerindeki aşırı değerlenme azaltıldı.
Fakat Merkez 28 Ocak'ta bu defa yükselen ülke piyasalarındaki oynaklığın kategorik etkisinden korkup yüksek oranlı faiz artışı yaparak geriye gidişin kapısını araladı.
Halbuki rekabetçi kurlarla sağlıklı ekonomiye geçişin fırsatı doğmuştu.
Gelelim Avrupa'nın korkusuna... Dün Financial Times'da Wolfgang Münchau Avrupa'nın yükselen ülkelerden kaynaklanan sorun yaşayacağını ileri sürüyor. Ve özellikle Türkiye ekonomisini ele alıp siyasal seçimlerden kaynaklanabilecek riskleri dile getiriyor. Fakat yazının devamında asıl korkunun parasındaki aşırı değer alınan Türkiye'nin rekabetçi ekonomisi olduğu anlaşılıyor. Çünkü rekabetçi kur nedeniyle Türkiye'nin hızla turist çekeceğini ve turizmden başka geliri olmayan Yunanistan ile Güney Kıbrıs'ın bu nedenle yeni bir sorun yaşayabileceğini söylüyor. Dolayısıyla Münchau,Türkiye'nin rekabetçi döviz kurunun Avrupa'yı olumsuz etkileyeceğini ileri sürüyor. Münchau korkusunda haklı. Çünkü Türkiye, rekabetçi kur nedeniyle sadece turizm değil Avrupa'ya ihracatını da artıracak.
Yine Türkiye, Ortadoğu pazarında rekabet avantajı sağlayıp daha çok mal satabilecek. O halde Avrupa'nın korkusu müşteri kaybetmek oluyor.
Yoksa "Türkiye'de siyasetten kaynaklı kırılganlık var, üstümüze yıkılabilir" korkusu değil bu korku.
Anlayacağınız korkunun nedeni rekabet.
Türk parasının üzerindeki köpük alınınca sağlıklı bir ekonominin yolu açıldı.
Dolayısıyla rekabetçi döviz kurunda ısrar etmekte fayda var.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA