ABD doları değerlenmeye başladı. Ve başlıca para birimleri sepetine karşı dolar endeksi mayısta yüzde 0.8 değerlenerek son altı yılın en yüksek seviyesine ulaştı.
Peki ABD doları niye birdenbire değerlenmeye başladı? Çünkü ABD ekonomisinde işsizlik hızlı geriledi. Ve bütçe açığı beklentilerden daha küçük oldu. Ayrıca ABD ekonomisi bu yılın ilk üç ayında yıllık yüzde 2.5 büyüdü. Bu oran 2012'nin ekimaralık döneminin yüzde 0.4 olan anemik büyüme hızına göre oldukça yüksek. İşte saydığımız bu üç değişken ABD ekonomisinde iyimserliği çoğalttı. Tabii bu iyimserlik, ABD Merkez Bankası'nın (AMB) varlık alımlarına beklenenden önce son vereceği ihtimalini çoğalttığından dolar belli başlı para birimleri karşısında değer kazandı. Hemen belirtelim dün euro/dolar paritesi 1.2820 seviyesine kadar geriledi.
Peki bundan sonra ne olacak? Kur savaşları olarak isimlendirilen, ülkelerin kendi parasına rekabet gücü kazandırma politikası sürecek. Pek çok ülke ABD doları karşısında parasını değerlendirmemek için politika faizlerini düşük tutmaya çalışacak. Özellikle Japonya, Avustralya, Yeni Zelanda ve gelişmekte olan ülkeler ihracat yapabilmek için düşük faizde kalmaya devam edecekler. Tabii bu durum yukarıda belirttiğimiz ABD ekonomisindeki iyimserliğin derecesine bağlı olarak değişebilir. Eğer ABM varlık alımlarını azaltıp faiz artırımı sinyali verirse bu defa özellikle gelişmekte olan ülkeler hızlı yabancı sermaye çıkışından korunmak için faiz artırımına başlayabilir.
Gelelim Türk parası karşısında ABD dolarının değerinin ne olacağına? Bu yılın başında ABD doları serbest piyasada 1 lira 78 kuruştan işlem görüyordu, 9 Mayıs'ta hâlâ ABD doları Türk parası karşısında 1 lira 79 kuruştan işlem gördü. Fakat 16 Mayıs'ta Merkez Bankası politika faizini indirip, faiz koridorunu daraltınca ABD doları birdenbire Türk parası karşısında değer kazanmaya başladı. Çünkü Merkez Bankası reel kur endeksi 121.1 olduğu için Türk parasındaki aşırı değerlenmeye karşı önlem almak zorundaydı. Aksi takdirde ihracat zorlanmaya başlayacaktı. Unutmadan 2013 Yılı Programında bir ABD dolarının ortalama kurunun 1 lira 83 kuruş olarak tahmin edildiğini belirtelim. Zaten Merkez Bankası, reel kur endeksinin 120'yi aşması halinde müdahale edeceğini daha önce açıklamıştı. O halde Merkez Bankası'nın bundan böyle rekabetçi kur için müdahil olacağını ileri sürebiliriz.
"Peki dolar/Türk parası kurundaki bu değişmeler dövize spekülatif atak geliştirebilir mi?" sorusu akla gelebilir. Eğer böyle bir girişim olursa koşullar 2012'nin başındakinden oldukça farklı gelişti. O tarihte Merkez'in rezervleri 86 milyar dolar, kısa vadeli dış borçlar toplamı 85 milyar dolar tutuyordu. Şimdi kısa vadeli dış borçlar 115 milyar dolar, Merkez'in rezervleri ise 135 milyar dolara ulaştı. Anlayacağınız Merkez'in eli güçlü. Döviz rezervlerini boşuna çoğaltmadı, rezervler kısa vadeli borçları karşılayıp 20 milyar dolar fazla veriyor. Bu durumda spekülatörler zarara uğrayabilir.