Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SÜLEYMAN YAŞAR

CHP ekonomiyi IMF'ye teslim edecek

Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye'nin en eski partisi ama seçimlere dört ay kalmışken, hala bir ekonomik program açıklayabilmiş değil. Bırakın derli toplu bir program açıklamayı, CHP'nin ekonomik sorunlarla ilgili teşhis, tespit ve değerlendirmeleri de doğru değil.
CHP'nin ekonomiden sorumlu başkan yardımcısı Faik Öztrak, önceki gün ' Ekonomide çok ciddi dalgalanmalarla karşı karşıyayız, yükselen piyasalar içinde en kötü olan ülke Türkiye' diye bir değerlendirmede bulundu. Oysa Türkiye ekonomisi kamu maliyesi açısından tarihinin en sağlam dönemini yaşıyor.
Yıllarca DPT'de çalışmış olan Faik Öztrak'ın gerçek resmi görmemesi mümkün değil. Bugün Türkiye'nin bütçe açığı ve borç yükü pek çok gelişmiş ülkeden çok daha iyi durumda. Bankaların sermaye yeterliliği, istenen oranların çok üzerinde. Dolayısıyla küresel piyasalarda yaşanacak dalgalanmalardan Türkiye' ekonomisi pek de öyle olumsuz etkilenecek ülkeler arasında sayılmıyor.
Gelelim CHP'nin ekonomik programına... Dün Taraf'ta Neşe Düzel'e konuşan CHP'nin eski Sanayi Bakanı ve bir dönem genel sekreteri olan, tecrübeli politikacı ve araştırmacı Tarhan Erdem de, CHP'nin hâlâ bir ekonomi programının olmadığına, yarım asırlık bir CHP üyesi olarak dikkat çekiyordu. Erdem, üzülerek CHP için şunları söylüyordu.
'Ekonomik ve sosyal politikalarla ilgili çalışıyoruz, dediler. Ortada bir şey yok... Ortada parti adına ne yapacaklarını açıklayan bir siyasi belge yok. Ellerinde Türkiye'nin ekonomik durumunu tespit eden beş, altı ay evvel hazırlanmış bir rapor var. Onu okuyorlarmış. Böyle bir şey yönetilemez. Böyle, siyasi parti değil, şirket bile yönetilemez' diyordu.
Gerçek şu ki, CHP'nin ekonomiden sorumlu başkan yardımcısı Öztrak da farkında olmadan Tarhan Erdem'i doğruluyor. Öztrak, yükselen piyasalar içinde Türkiye'nin en kötü ülke olduğunu söyleyerek, aslında CHP'nin bir ekonomik programı olmadığını ortaya koyuyor.
Çünkü Türkiye'nin en kötü olabilmesi için kamu bütçe açığı ve borç yükünün en yüksek olması gerekiyor. Oysa tam tersine Türkiye'nin kamu maliyesi göstergeleri diğerler ülkelere göre daha iyi durumda. Ayrıca bankaların sermaye yeterliliği de diğer gelişmekte olan ülkelerin oldukça üzerinde. Dolayısıyla kırılganlık açısından bakıldığında, Türkiye ekonomisi diğer ülkelere göre çok daha sağlam.
İşte CHP yönetimi, ekonomide bir programı olmadığı için bu gerçeği göremiyor. Günlük konuşmalarla muhalefet yapmaya çalışıyor. Hemen belirtelim, bu türden bir ekonomik muhalefet ciddi bir taraftar bulamaz. Niye mi?
Türkiye'nin tabii ki ekonomik sorunları var ama bu sorunlar CHP'nin iddia ettikleri değil. Türkiye'nin asıl problemi hatalı para politikasından kaynaklandı. Merkez Bankası, yüksek faizdüşük kur politikasıyla ihracatta rekabet gücünü azalttı ve bu nedenle cari açık yükseldi, işsizlik oranı yüzde 11'in altına gerileyemedi. CHP ise Merkez Bankası'nın bu politikalarını sürekli savundu. CHP'nin, Merkez Bankası'nın hatalı para politikasını AK Parti'yi ekonomide köşeye sıkıştırmak için destekleyip desteklemediğini bilemeyiz ama şu açık. CHP, kendisinin de desteklediği bu hatalı para politikasına hiç değinmeden, Türkiye'nin maliye politikasının kırılganlık içerdiği değerlendirmesini yapamaz. Yaptığında da ikna edici olmaz.
Ama gördüğümüz kadarıyla CHP'nin kamuoyunu ikna etmek gibi bir sorunu pek yok. Yoksa Türkiye ekonomisiyle ilgili yanlış teşhisleri, partililerin günlük açıklamalarıyla böyle sürüp gitmezdi. CHP hâlâ, kamu maliyesi ve bankalar sağlam durumdayken ekonominin kırılgan olduğunu söylüyor. Türkiye'yi yükselen piyasalarda en kötü ülke olarak tanımlıyor. Türkiye ekonomisiyle ilgili sürekli bu tür kriz değerlendirmeleri yapmasından da anlaşılıyor ki, CHP iktidara geldiği takdirde ekonomiyi IMF'ye teslim edecek. 'Çok kırılgan' olarak ilan ettiği Türkiye ekonomisinin yardımına IMF'yi çağıracak.
Biz bu filmi çok gördük. 'IMF'den başka çaremiz yok' korosunu bu ülkede son yıllarda çok dinledik. Kendi ülkesinin iç dinamiklerine güvenmeyen ve rakamları da doğru değerlendirmeyen bir CHP yönetiminin Türkiye'ye bir faydası olamaz. Cumhuriyet Halk Partisi'ne ise hiçbir katkısı olamaz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA