Kümede kalma savaşı veren ve seyircisinin büyük desteğini arkasına alan Kocaelispor, hazırlanışı ve yapılışı güzel bir golle erken skor avantajı yakaladı. Ancak hem sistemi işleten hem de golcü Taner'in 5. dakika dolmadan sakatlanıp oyundan çıkmak zorunda kalması Körfez ekibi adına büyük şanssızlık, Beşiktaş için de büyük şanstı.
Buna rağmen Beşiktaş ilk devre boyunca bir türlü düzen tutturamadı. Üstelik tek pozisyona dahi giremedi. Nobre'nin yokluğunda nokta santrfor sıkıntısı ciddi biçimde hissedildi. Kalabalık savunma içinde Bobo hem kendine alan bulamadı hem de yapısına uymadığı için arkadaşlarına duvar olamadı. Erkan uyum sıkıntısı çekti. Büyük hırsına ve devamlılığına rağmen İbrahim Üzülmez, defansif- ofansif katkı sağlayamadı. Tello duran toplar dışında yoktu. Bu tabloda Ernst ve Yusuf da verimli olamadılar.
İkinci yarıda 2 değişiklik takıma biraz daha hareketlilik getirdi. Ama yine de saha içi organizasyonu iyi işlemiyordu. Ancak rakibin yorulması ve çok ağır olan Serdar'ın adam eksiltemeyişi, depar atamayışı ve pres yapamayışı Beşiktaş'ın iki stoperine de rahatlıkla ileriye çıkma şansı verdi.
Sonuçta bir penaltı ile beraberlik sağlandı.
Son 5 dakika içinde de direnci kırılan rakip karşısında 2 gol daha geldi.
Beşiktaş kötü futboluna rağmen, Taner Gülleri'nin sakatlanmasının kendisini rahatlatması sayesinde önemli 3 puan kazandı. Dün geceki kötü görüntülerinde tek önemli artı, deplasmanda son 15 dakikaya mağlup girmelerine rağmen pes etmemeleriydi.

ARTIK MUCİZE GEREK
Kocaelisporlu futbolcular ellerinden geleni yaptılar. Ama galip durumdayken iki kontraatakta kaçırdıkları net goller büyük handikap teşkil etti. Penaltı golü de dirençlerini kırdı. Kaybettikleri önemli 3 puan dışında bir de Taner'i kaybettiler ki artık bundan sonra kümede kalma şansları bana göre mucizelere kaldı.
Hakem Bülent Yıldırım'ın genel yönetimi başarılıydı ama verdiği penaltı bana göre çok ağırdı ve ne yazık ki neticeyi direkt etkiyen bir karardı.