Herhalde herkesinki öyledir.. Cebimin ve tabletimin ekranına devamlı Google tarafından seçilen haberlerin başlıkları düşüyor.. Hemen her konudan..
Hoşlanmazsanız, işaretliyorsunuz. "Bana şu kaynaktan gelen haberleri verme.. Bana şu konuda haberler verme" gibi.. Bir işe yaradığı yok ya.. Mesela ben en az 10 kere "Bana master şef yarışması haberleri gösterme" dedim. İnadına düşüyor haber..
Neyse konum o değil. Son zamanlarda NTV kaynaklı haberlerde bir şey gözüme battı.
Çok ilginç bir son dakika haberi.. Tıklıyorum.. Okuyorum, altında başka haber başlıkları.. Ama bir konu hep var..
"Bitcoin ile nasıl kolay ve nasıl kısa zamanda zengin olunmuş, onun haberleri.." Mesela 17 yaşında bir çocuk, 3 ayda milyoner olmuş.. Bir.. Beş. On beş..
Yahu hemen her defasında adeta tuzak o "davet" haberinin altında Bitcoin'le kolay ve hızlı zengin olanlar anlatılır mı?.
Bu gizli reklama girmez mi?. Suç değil mi?.
Yeni bir "Tosun Çiftliği" olayı mı yaratılıyor?.
NTV patronu Ferit Şahenk'in işlerinin iyi olmadığı söyleniyor. Olabilir. Son zamanlarda tüm yatırımlarını yeme içme ve eğlence sektörüne yapmıştı. Nispetiye Caddesi'nin nerdeyse yarıdan fazlasına ortaktı. Pandemi bunların hepsini iflas noktasına getirdi.
Bozulan işleri Bitcoin mi düzeltecek acaba?.
***
Sanal para, Bitcoin ve benzerlerinin bombası patladı. Dün hem de bayram sabahı, Sabah "Kripto Para ile Yüzyılın Vurgunu" manşetiyle çıktı.
Adam, kısa yoldan ve hızlı zengin olanların hem de en ciddi sitelerde yayınlanan öykülerine kapılmış, "Ben de iki haftada vurayım" hesaplarına girince, vurulmuştu. Vuran genç zekâ da, topladığı 2 milyar dolarla Arnavutluk'a kaçmıştı. Sabah içerde olaya 2 tam sayfa ayırmıştı.
Ben girişteki yazıyı, dünkü gazeteyi okuyunca değil, tam 5 ay evvel, 4 Aralık 2020'de yazmıştım..
Kimse aldırmadı, o zaman..
***
BİTCOİN YENİ BİR SAADET ZİNCİRİ Mİ?
Tabletimi ya da telefonumu açıp "Google"ı tıkladığımda, ki her gün ülkemde milyonlarca insan bunu muhakkak yapıyor, daha siz kelime yazmadan sistem, yani Google size bazı haberler sunuyor..
Güncel önemli haberler mesela.. "Kabine toplantısı bitti. Cumhurbaşkanı yeni kararları açıkladı.."
Erkekleri ilgilendiren haberler mesela.. "Kelliğe ilaç bulundu.."
Kadınları ilgilendiren haberler mesela.. "Bilmem ne pilavı nasıl yapılır?.."
İçlerinden biri ilginizi çekiyor mutlak.. Neden?. Çünkü Google sizi tanıyor. Bugüne kadar neler aramışsınız, hangi tür haber ve yazıları tıklamışsınız, ona göre seçip sunuyor bu "açılış" haberlerini..
Kaynakların bazıları sanal site kaynaklı.. Mesela Mynet.. Mesela Sputnik.. Ama bazıları çok önemli, çok tanınmış medya siteleri.. NTV mesela..
Giriyor ve merak ettiğiniz yazıyı okurken, altında bir yığın başlık daha görüyorsunuz.
Birini seçip aşağı inerken karşınıza mutlak, ama mutlak bir "Bitcoin Mucizesi" haberi çıkıyor.
Mesela "Bitcoin ile kısa sürede dolar milyoneri oldu, hayallerini gerçekleştirdi."
Reservemediamarketing.com diye bir site..
Öğrenci Murat A. yarı zamanlı bir işle okul masraflarını zor karşılarken bir Bitcoin haberine rastlamış, girmiş. Kısa zamanda dolar milyoneri, hatta milyarderi olanları okumuş ve kripto paralara o minnacık bütçesi ile yatırım yapmış. ..Ve birkaç günde 12 bin dolar kazanmış.
Haberin altında "Bitcoinpro bağlantısına burayı tıklayarak ulaşabilirsiniz" yazıyor. Hesabınız ücretsiz açılıyor ve hemen kullanmaya ve kazanmaya başlıyorsunuz.
Altında yorumlar var..
Demet Yılmaz, 20 bin dolar kâra geçmiş.
Cenk Özkesen başlamaya karar vermiş.
Murat Yetmez, kayıt olmuş. Kenan Demirel, 300 dolarla başlamış. Şimdi 30 bin dolar cepteymiş. Vesaire..
NTV sitesi hemen her gün Bitcoin haberleriyle dolu.. Sistem ayni..
Biri birkaç hafta içinde nasıl dolar zengini olduğunu anlatıyor. Altında "Yorumlar" var.
Orda da onlarca insan birkaç haftada nasıl binlerce dolar kazandığını yazıp "Harika sistem" diyor..
Şimdi bu kadar insan, bu kadar kısa zamanda dolar milyoneri oluyorsa, bu paralar nerden geliyor?.
Gökten mi yağıyor?.
"Hiçbir şey yoktan varolmaz" kuralı var. Bunu ekonomiye uygularsak, birileri kısa zamanda dolar milyoneri oluyorsa, birileri de bu paraları kaybediyor demektir..
Kim?.
Kastelli kurbanları mı?.
Titan ve benzeri saadet zincirlerinde dolandırılanlar mı?.
En yakını Çiftlik Bank'a kanan saflar mı?.
Ben tam 65 yıllık gazetecilik deneyimim ve Mülkiye diplomamla bu işi çözemiyorsam, vatandaşı bir düşünsenize..
Şimdi soru 1.. Bu haberler hemen her sitede, her gün altlarında sayısız yorumla yayınlanıyor. "İlan/ Reklam" olabilir. Ama ne altlarında, ne üstlerinde "Reklam" olduklarına dair işaret yok. Kripto paracılar bu reklamları "Reklam olduğunu gizleyin" şartıyla mı sitelere veriyorlar?. Yani vatandaş, masum ve cazip haber okuduğunu sanarak aldatılıyor mu?.
Soru 2.. Bitcoin başta, hiçbir devlet veya bankada karşılığı olmayan, sadece sanal dünyada herkesin kendisine özel şifresi ile el değiştiren bu sanal paraların içyüzü nedir?.
Yatırım yapanlar kimin ve neyin güvencesindedirler?.
Ya da hiç güvenceleri yok mu?.
Bu soruların yanıtını, tüm Türk vatandaşlarına verecek bir tek kişi var..
Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan!.
Sayın Elvan, ne dersiniz?.
Başta gençler, sonra anne ve babaları okul taksitlerini ödemekten, hatta okuldan vazgeçip o paraları kripto paralara yatırmaya başlasınlar mı?.
Ya da aklı bilgisayara eren gençler, kendi kripto paralarını yaratıp onunla piyasaya mı girsinler?.
Bitcoin ve ötekiler aynen böyle, bir bilgisayar programcısı tarafından, kendi bilgisayarında yaratıldı ve sanal âleme sürüldü.
Satoshi Nakamoto takma adlı o kişiyi gören, bilen, tanıyan yok. Bitcoin'i yarattığı gibi, yok da edebilir. Ederse de şaşırmayın.
Çünkü şu andaki serveti 52.5 (Elli iki buçuk) milyar dolar..
Ne dersiniz Sayın Elvan?.
Haaa!.. Bir de Sayın Bakanım..
Biz dahil dünya basınında devlet tarafından takibi imkânsız, her kişinin kendi özel şifresiyle alıp sattığı Bitcoin ve benzerlerinin asıl "kara para aklama" işinde kullanıldığı ve bu yüzden değerlendiği haberleri var ki, o doğrudan sizin bakanlığınızı ilgilendirir.
***
Kripto para bombası patladı. Sabah kapak dahil 3 sayfa bu bombayı yazdı. Bugün de herkes yazmıştır mutlak. Kastelli'yi, Jet Fadıl'ı, Titan'ı, Çiftlik Bank'ı katlayan bir dolandırıcılık..
2 milyar dolarla toz olmuş, kripto para borsa sitesi kuran bir delikanlı!.
Ben de oturup bu yazıyı mı yazdım bugün?.
Hayır!. Bu yazı da 2 ay önce, 21 Şubat 2021'de yayınlandı ve öyle kıyamet kopardı ki, sosyal medyadaki hemen bütün sitelere aynen alındı. Bin yerde daha yayınlandı. Ama ne devlette, ne yazılı medyada toz uçmadı, o kıyamette..
Bu da o yazı, işte..
***
FENERBAHÇE SANTRFORU NİHAT ÖZDEMİR!..
Okur Bülent Şen, "Fikstür oyunları" diyebileceğim bir mail yollamış..
Özetle "Lig Şampiyonluğu ve Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası için 3 büyükler çekişiyor. Bu üç takımın, birbirleri ile oynadıkları maçlar dışında, diğer rakiplerle 33 hafta oynuyorlar" diyor ve şu istatistiği veriyor..
"Fenerbahçe, bu 33 haftanın 26'sında kendi maçlarını Galatasaray'dan sonra oynamıştır. GS ise sadece 7 maçını FB'den sonra..
FB 33 haftanın 22'sinde kendi maçlarını Beşiktaş'tan sonra oynamıştır. BJK ise sadece 11 maçını FB'den sonra..
Yukarıdaki rakamlara bakıldığında maç takvimi açısından çok çarpıcı bir eşitsizlik görülmektedir. Kendi maçını rakipten sonra oynamak avantaj olarak kabul edilirse (ki bu yüzden Dünya Kupası eleme maçlarında bile son maçlar genellikle aynı gün ayni saatte başlar) takımlara yönelik eşit olmayan bir uygulama söz konusudur."
Sevgili Bülent,
Güya Beşiktaş itiraz etti, Federasyon bu haftaki Beşiktaş maçının gün ve saatini değiştirdi, getirdi bu akşama, Galatasaray ile ayni saate koydu ki, ne BJK, ne GS, birbirlerinin sonucunu bilip ona göre taktik uygulamasınlar.
Bu maç bitecek. Fener, yarın akşam BJK ve GS'nin puanlarını bilerek kendi maç taktiğini uygulayacak.
Nihat Özdemir Federasyonu'nun nasıl bir kukla olduğunu bu açıklamazsa, ne açıklar?.
Kaldı ki, bir de sahipsiz vatandaş var. Karantina, kapanma günlerinde tek eğlence, sporseverler için naklen yayınlar. Hadi ayni güne koydun, üç ayrı maç saati var. Öğlen, ikindi ve akşam maçı. Nasılsa seyirci yok. Gelir açısından fark etmez. O zaman koysana Beşiktaş'ı öğle ya da ikindi maçına.. Şimdi ille seçmek zorunda insanım, ikisinden birini..
Ya da yüreğim sıkarsa, Ali Koç patronundan fırça yemezsen, koysana Beşiktaş maçını pazar akşamı Fener'le ayni saate?.
Bu federasyon tüm kurullarıyla Fener için çalışıyor, açık seçik ve net!.
Ama Fener gene şampiyon olamazsa, Nihat Başkanı'nın günahı yok. Sahaya girip Fener için gol atacak hali de yok ki.. Elinden gelen bu..
***
BENİM GÜNAHKÂR MEDYAM!..
Geçen aralıkta, 5 ay evvel yazmışım.. Sonra 2 ay evvel bir daha yazmışım ama tek başıma kalmışım. Kimsenin umurunda olmamış.. Ne yasamanın.. Bir milletvekili Meclis'e elinde "Kripto para ve vatandaş" sorusu ile gelmemiş. İsmini yazarak soru sorduğum Maliye Bakanı Lütfi Elvan'dan da çıt çıkmamış. Birinci güç yasama, ikinci güç yürütme aldırmamış bile.. Peki ya dördüncü güç medya?. Onların ellerini kim bağlamış?.
Şimdi Sabah, Hürriyet, Milliyet, Posta, Sözcü, Cumhuriyet dijital yayınlarına soruyorum.. Sizler de tıpkı NTV gibi, Bitcoin'le kısa yoldan zengin olma hikâyelerini yazdınız mı?. O iki haftada binlerce, iki ayda milyonlarca dolar kazananların gerçek(!) öykülerinin altına, "Hadi siz de hemen ücretsiz katılın. Burayı tıklamanız yeter" diye kanallar açtınız mı?.
Acaba kâğıt baskılardaki yazarlarınızı, dijital baskılara gelen ve buram buram gizli reklam kokan "Kripto para" bölümleri mi engelledi?.
Ben "Bu ülkede ne kötüye giderse, dördüncü güç medyayı sorgulayın" dedim bin defa..
Biz medya olarak görevimizi yapıyor muyuz?. Bu soruya "Evet" diyecek bir tek kişi var mı acaba aramızda..
Kripto para da yazılmadı ve ta ki 2 milyar dolar uçana, atı alan Üsküdar'ı geçene kadar..
Şimdi ne idüğü belirsiz, tamamen kayıt dışı bu kripto paralar niye revaçta?.
Kayıt dışı oldukları için.. Hiç ama hiçbir güç onları denetleyemeyeceği için..
Şimdi bende kripto para var mı?.
Ailem, yardımcılarım dahil hiç ama hiç kimse bilemez. Çünkü öyle bir gerçek para yok. Sanal.. Bilgisayarımda duruyor olabilir, 1 Bitcoin, ya da 1 milyon Bitcoin.. Onun olduğu yere, sadece ben ve sadece benim bildiğim şifreyle girebilirim. Devlet, hiçbir devlet giremez. Çünkü şifremi bilmezler.
Haa!. Polisiye film meraklısı iseniz, mafya girebilir. Bana işkence yaparak ya da sevdiğim insanları öldüreceklerini söyleyerek şifreyi benden alabilirler. Yani yasal denetim yok ve mümkün değil. O zaman ne yapması gerekir, devletin ve medyanın?.
Halkı uyarması.. Sık sık uyarması.. Kripto paranın ne kadar tehlikeli, ne kadar yaratıcısı tarafından aniden yok edilebileceğini açıklaması..
Ben ısrarla adeta yalvardığım halde, ne devlet, ne medya bu görevini yaptı ve birtakım insanlar, genellikle de gençler, balıklama uçtular..
Şimdi 2 milyar dolarları ya da bugünkü rayiçle yaklaşık 17 milyar liraları dolandırılmış vatandaşlar ve döviz stoklarının 2 milyar dolarını Arnavutluk'a kaybeden ülkemizin zararını kim kurtaracak?
Bir soru daha olabilir kafanızda.. Hadi sıradan vatandaş yuttu bu dolmayı.. Peki en zengin işadamlarımız niye yatırım yaptılar kripto paralara..
Onu da yazdım.
Kara para aklamak için.. Yurtdışından bir mal veya hizmeti, vergisiz, formalitesiz alıp getirmek için..
Diyelim bir futbolcu alacaksınız sponsoru olduğunuz kulübe.. Ya da kendiniz için son model lüks bir uçak..
Ortaya bir "hediye" belgesi koyacaksınız.. Ya da "üç otuz para"lık bir fatura..
Sonra geçeceksiniz o futbolcunun ya da o uçağın sahibi ile karşılıklı bilgisayarınızın başına.. Sadece kendinizin bildiği şifrenizi girip, esas fiyatın karşılığı kadar doları, Bitcoin olarak karşıya havale edeceksiniz. O da kendi şifresini kullanıp, kendi sanal hesabına girecek. Bu alışverişi ne onun, ne sizin devletiniz kontrol edemez. Mümkün değil. Size 3 otuz paralık fatura gönderen İngiliz, Fransız, Amerikalı her ne karın ağrısı ise, sizden aldığı kripto paraları satıp dolara çevirecek. Yani esas ticaret dolar üzerinden ama, kripto para kullanılınca her şey her türlü denetimden saklanıyor..
Bizim spor ve magazin sayfaları da hiç merak etmiyor, bu "büyük futbolcu" ya da "lüks uçak" nasıl bu kadar ucuza geldi?.
***
TEBESSÜM
Öyle harika bir adamdı ki.. Herkesi neşeye boğmak için odadan çıkması yeterdi..
***
SEVDİĞİM LAFLAR