Dün sabah gazeteleri okuyorum.. Yahu maçı doğru yorumlayan, daha doğrusu cesaretle ortaya çıkıp ne olduğunu söyleyen pek yok. Herkes "Fener gözlüğü" takmış, herkes Fener cephesinden bakmış sanki..
Efendim ilk devre Fener harika oynamış da.. İlk devre 5 olurmuş da..
Hayır beyler, hayır!.
Sahaya hem diziliş, hem oyun tarzı ile "Eski Fener"i çıkaran Ersun'da değildi hikmet.
O tek kale gibi oynanan ilk yarının sorumlusu, maçı Fener'e armağan eden Erzurum Hocası Şifo Mehmet'ti.
Şifo kardeşim Fener'i hiç analiz etmemiş.
"Vay bunlar kendi sahalarında, 40 bin müthiş seyirci önünde coşup gelecekler.
Ben kapanıp savunma yapmalıyım" demiş.
Sahaya kapanma 11'i çıkarmış ve futbolcularına, santrayı geçmeyi yasaklamış..
İlk 45 dakika sonunda istatistiğe bakar mısınız, Erzurum için?.
Sıfır!.
Gol Sıfır.. Tamam da o değil..
Attığı şut da sıfır.. O da değil..
Fener 18'i içinde topla buluşan Erzurumlu, Sıfır beyler.. Erzurum 45 dakikada Fener 18'ine bile girmemiş..
Girememiş değil. Girmemiş.. Santrayı geçmesi yasak adamlarla nasıl gireceksiniz ki?.
Ey Şifo Kardeşim.. Bu Hıncal Ağabeyin en az 40 kere yazdı, en az 40 kere de söyledi.
Fener'in en zayıf yeri savunmasının göbeği. En güçlü yeri de, kalecisi hariç hepsi gol atabilen oyunculardan kurulu olduğu için hücumu..
Rakibi analiz eden hoca, oyunu Fener'in en güçlü olduğu yerde mi oynar, zayıf olduğu yerde mi?.
Fener bekleri orta yapmaktan, "Gol şansı olmayan/ Gol atamayan değil, dikkat" Slimani gol kaçırmaktan yoruldu.
Sonunda kanat adamı Ayew ve stoper Skrtel kafayı vurdular. Sen takımını Fener'e orta idmanı yaptıracak gibi oynatırsan, el oğlu birine vurur elbet..
Peki ilk yarı, rakip 18'e bile girmeyen Erzurum'a ne oldu da, ikinci yarı başlar başlamaz, Fener yarı sahasına yerleşti ve daha ilk üç dakikada iki net gol pozisyonuna girdi, birinde de golü attı?.
Çünkü Şifo, artık zincirlerinden başka şeyi kalmamış Şifo, aklını başına devşirdi ve Fener'in zayıf yeri üzerine oyun kuracak bir 11'i, iki değişiklikle yapınca, takke düştü, kel göründü.
2-1 olur olmaz, Bay Teferruat panikledi.. Paniğini sahaya da yansıttı.
İlk devredeki Fener'in en etkili adamlarını birer birer kenara almaya başladı. Önce Valbuena, sonra Mehmet Ekici..
Yahu Allahın adamı, sen kapalı oynayan Erzurum'u bunlarla perişan etmişsin.
Şimdi adamlar açık oynuyor. Tam Hallaç pamuğu gibi atma fırsatı.. Hayır..
Korku ve panik dağları bekleyince böyle oluyor..
Ayew'i de çıkarıp, yerine stoper Reyes'i alarak, tuz biber ekti, rezilliğine..
"Benim ödüm patlıyor" mesajı verince takıma, onlarda da panik zirve yaptı..
..Ve 90+3'te beraberlik golü geldi.. O golü iyi izleyin.. "Fener'in en zayıf yeri, savunmanın göbeği" demekten dili yorulan Hıncal'ı hatırlayın.. Kaç Fenerli kaç hata yaptı, o doğru dürüst şut bile olmayan vuruşa izin verilirken ve o havagazı top kaleye girerken..
İlk yarı Şifo, maçı vermek için elinden geleni yaptı. İkinci yarıda Centilmen (!) Bay Teferruat "Rica ederim, siz buyrun" diye ikramı geri çevirdi.
Maçın özeti budur.
Bizim gençler, harika bir başlık atmışlardı dün adeta Ali Koç için..
"Hasretim ayni, Kaderim ayni!." Kayahan'ın şarkısından mülhem..
Ben daha eskilerden, Sadi Hoşses'in bir şarkısını armağan edeyim bari..
"Sabret gönül bir gün olur bu hasret biter!.
Çekilen acılar Başkan, gün olur geçer!."