Gözlerim inanın yaş doluydu, "Büyük Dâhi Gazi Mustafa Kemal" sergisinin sonuna geldiğimde..
Atatürk'ü bir başka severim. Ata'nın olduğu, Ata'nın hissedildiği her yerde duygulanırım, o ayrı.. Ama bu harikulade sergi başka..
Nasıl güzel hazırlanmış, nasıl güzel sıralanmış her şey.. Sona yaklaşırken, ki kronolojik olarak Ata'nın da sonuna yaklaşıyorsunuz, duygulanmamanız, ağlamamanız mümkün değil!.
İzmir'de cumartesi Rustavi vardı programımda.. Dün okudunuz bizim Kafkasların danslarını.. İkinci durak Folkart Galeri'ydi..
Folkart Patronu Mesut Sancak'a gönlümden en büyük Kültür Sanat Ödülünü verdim.
İzmir'in en pahalı kulelerinden birinde, milyonlar getirecek bir alanı satma veya kiraya verme yerine, tersine milyonla masraf yükleyecek bir "Galeri"ye çevirmek ne demek?.
Şu demek?. İzmir'den aldığının bir bölümünü İzmir halkına geri vermek!.
Sakıp Ağamı niye sevdim ben?.
Vehbi Bey'i.. Nejat Bey'i!. Şarık Ağabeyimi.. Nicelerini.. Artlarından gelen ikinci kuşakları..
Genç Mesut Sancak, gelenek devam ettiren değil, başlatanlardan, ailede..
2015 şubatında açılan Folkart Galeri'de bu 13'üncü sergi. Hepsi müthiş, hepsi harikaydı.. Çoğunu gezdim ve size bu köşede anlattım.. Gezen ve anlatan sadece ben.. Her gazete yazsa da sen bu yatırımı yapsan neyse?. Ama kimselerin yazmayacağını bile bile bunları yapanı, ellerim kızarana dek alkışlarım ben.
O zaman asıl amaç, halka hizmet, halka yarar oluyor işte.. Karşılık beklemeden!.
Dolaşmamız bitti..
Bizi orada ağırlayan Ünal Ersözlü kar- deşim, nemli gözlerime baktı..
"Hıncal Ağbi" dedi, "En az bu kadar daha eser var elimizde, sergilenmedik.." "Bu kapanır kapanmaz, 'Gazi Mustafa Kemal 2' sergisini açın" dedim.
Uzatılmazsa, ki, galiba uzayacak, sergi Almanya'ya gidecek.. Bakar mısınız?.
Atatürk sergisini, Almanya'ya da götürüyor, benim idealist Mesut kardeşim..
Ünal bilgi veriyor.. Sergiyi bugüne dek, 100 binden fazla insan gezmiş.
Sadece iki gün, 29 Ekim ve 10 Kasım'da gezenlerin toplamı, 14 bin..
İzmirliler değil, İzmir'e gelenler de geziyor, yani..
Atatürk'ün hiç yayınlanmamış resimleri, hiç sergilenmemiş özel eşyalarından oluşan serginin her eserinin yanında harika sunum yazıları var..
Ama en harikası tam ayrılırken, kapıda..
İki devasa ciltle, 10 kilodan ağır iki kitap.
"Büyük Dâhi Gazi Mustafa Kemal.." Türkçe ve İngilizce..
"Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu kafidir" diye açılıyor ilk kitap, benim gibi Atatürk'ü yaşamamış olanları teselli edercesine..
İçindeki muhteşem yazılar okur ve muhteşem fotoğrafları görürseniz, Atatürk'ü yaşamış olursunuz!.
İkinci cildin son sayfasında Atatürk'ün el yazısı var..
"Beni hatırlayınız!." Mümkün mü Atam!.. Mümkün mü?.
Hatırlamak için önce unutmamız gerek!.