Bu ülkede çok güzel şeyler de oluyor..
Hep merak ediyorum.
Kızarak merak ediyorum..
Gazeteler olarak, bu güzel olayları niye büyütmüyoruz..
Niye ille felaket bekliyoruz, siyaseti manşetten indirmek için.
Dün sabah First Lady'miz Emine Hanım'ın "Gelin çocuk işçiliğini bitirelim" çağrısı birinci sayfada, ortalarda tek sütun, içerde bile alt yarı sayfadaydı.
First Lady'ler dünya genelinde siyasete karışmaz, eşlerinin önüne geçmezler ama sosyal alandaki etkinlikleri hep büyütülür. Örnek Amerika.. Fransa..
Emine Hanım, hem de Dünya Çocuk Hakları Günü"nde konuşmuş ve de ne güzel şeyler söylemiş.
Tülay Canbolat'ın dünkü haberini lütfen Sabah.com'dan okuyun.
"Dünyada 152 milyon çocuğun anılarında bir yaz uçurtma uçurmak, kaydıraktan kaymak yer almıyor" muş.. Biliyor muydunuz.
10 çocuktan biri de okula değil, işe gidiyormuş.
Neler neler anlatmış First Lady'miz. Yapılanlar ve yapılması gerekenlerle..
Bu ülkede güzel, büyütülecek, siyasete inat, manşet yapılacak olay tonla..
Emniyet Müdürünün oğluna trafik cezası kesen polis. Ve bu polise takdirname veren Müdür koskoca sayfa olmaz mı?.
Ya da hem de erken yaşta nikâhsız yaşamaya başlayan Çingene (Çingeneler fevkalade gururlu bir kabiledir, ısrar ediyorum.
Kibarlık olsun diye icat edilmiş isimlere ihtiyaçları yoktur onların..) Evet, Çingene kardeşlerime toplu nikâh kıyan, hem de kendisi bizzat kıyan Belediye Başkanı, o şenlikle beraber tam sayfa olmaz mı?.
Ya, hayatlarında sinema görmemiş Şırnaklı terör bölgesi çocuklarını hayatlarında ilk defa uçağa bindirip İstanbul'a getiren Bakan.. Olaya yol açan sınıf öğretmeni.. Al sana baştan başa birinci sayfa..
Ne kadar renkli, ne kadar resimli, ne kadar güzel bir olay.. Ödül alacak röportaj konusu..
Yapmayın.. Cennet bir ülkede yaşıyoruz ve bu ülkede çok güzel şeyler de oluyor, dostlarım, meslektaşlarım, kardeşlerim..
Gazetecilik yapalım ne olur?. Bülten yerleştirmeciliği değil!.