Yerel seçimlerde CHP nereyi kazanır" derseniz genelde alacağınız cevap pek değişmez.. 1 numarada "İzmir" adını görürsünüz.. "İzmir, CHP'nin kalesi" diye bilinir, çünkü.
İşte bu kalede hafta sonu "Bomba" patladı..
Üç dönem, 15 yıldır İzmir Belediye Başkanlığı yapan Aziz Kocaoğlu, "Bu defa aday olmayacağım" dedi.
Ben "Bomba" dedim ama, yansımalara baktım, taraflı, tarafsız hiçbir medyada yeterince karşılık bulmadı, Kocaoğlu'nun açıklaması.. Doğru dürüst tartışılmadı..
Hatta.. CHP içinden bile, dikkate değer bir tepki gelmedi..
CHP'nin kalesinde 15 yıldır başkanlık yapan adamın "Artık ben yokum" demesi bu kadar mı önemsiz!.
***
Bir dost sohbetinde fırsat buldum. Ben açtım konuyu.. Bu işleri çok ama çok iyi bilen, İzmir'i de çok iyi tanıyan iki siyaset adamına sordum.. CHP'yi de, Belediye Başkanlığı'nı da içinden bilen iki dostuma.. İsimleri bende, ama saklı değil. Konu 20 kişilik bir gurupta konuşuldu çünkü. Ben gene de mesleki nezaketimden yazmıyorum..
Konu benim "Aziz Kocaoğlu niçin aday olmayacağını açıklama gereği duydu" sorumla açıldı.
İlk arkadaşım "Çünkü Genel Merkezin kendisini aday göstermeyeceğini biliyordu. Kocaoğlu 4 ay önce 'Partide değişim" istemişti. Onu dinleyen çıkmadı ama sözleri Genel Merkezde mimlendi.
Kılıçdaroğlu onu listesinden sildi" dedi.
İkincisi daha sert konuştu.
"Kocaoğlu bu defa seçimi kazanamayacağını düşündü, o yüzden çekildi" dedi.
Sonra anlattı.
"İzmir'de seçimi Kocaoğlu değil, CHP kazanıyor. Kimi koysa CHP kazanır. Kocaoğlu aslında göründüğü, söylendiği kadar başarılı bir başkan değil. Planlanmış işleri devam ettirmek dışında bir şey yapmadı. Değişim istedi, tamam.. Ama kendisi kimi, neyi değiştirdi?. Kocaoğlu, İzmirli'deki mutsuzluğu biliyordu. Bu koşullarda seçime girmesi riskti. Bu riski göze alamadı.."
Ayrıntılara girmeme, lafı uzatmama gerek yok..
İki karşı tezin ortak noktası "Korku!."
1- Kocaoğlu aday gösterilmeyeceğinden korktu.
2- Kocaoğlu seçime girerse kazanamayacağından korktu..
Peki Genel Merkez onun yerine kimi gösterir?.
Bizim sohbette en üzerinde durulan ve "O olur" denen isim, Seferihisar İlçesinin efsane başkanı Tunç Soyer oldu.
***
"Peki senin fikrin ne" derseniz!.
Aziz Kocaoğlu önemli, çok önemli şeyler yaptı. İzmir'in ellerinde "Yürütmeyi durdurma" kararları ile pek çok çok harika projesinin önüne geçen "İstemezükçü" güya "Sivil Toplum Örgütleri" olmasa (Son Örnek, 20 yıldır duran Basmane Çukuruna yapılacak muhteşem kültür ve sanat yapısı) çok daha iyisini de yapabilirdi. Başta Binali Yıldırım, iktidar partisinin hele İzmir'e hizmet eden liderleriyle iyi geçinerek örnek de oldu.
Ama çok basit işleri yapamadığını da gördüm ve yazdım.
Hele yıllar yıllar sonra İzmir'e geri dönen o leş Körfez Kokusu büyük bir darbe oldu sanırım. İzmir tatilimde konuştuklarımın hemen hepsi, ki içlerinde bugüne dek Kocaoğlu'na sahiplenenler de var, "Kabahat başkanda.. Bu işi yıllardan beri götüren ekibi değiştirdi, işi acemilere bırakmanın kokusu da böyle çıktı" dediler..
İzmir patlayan bombaya rağmen şu anda sakin.. Ama seçimler yaklaşırken, CHP adayını açıklarken kıyamet kopacak.. Hele iktidar partisi "İzmir Yaşam tarzına uygun" genelde sevilen, sayılan, "Olumlu" tanınan birini aday gösterirse..
Şu anda Futbol Federasyonu Başkanlığı süresinde çok ama çok olumlu izler bırakan
Mahmut Özgener'in adı geçiyor. Ama sevgili dostum, kardeşim Mahmut, daha evvel benzeri yoklamalarda "Beni bu işlere karıştırmayın" demişti.
Özet!.
İzmir, 2019 yerel seçimlerinin hem de nasıl cazibe merkezi olacak gibi geliyor bana..