Gençlik yıllarımdan hatırladığım bir neşeli türkü vardı. Bayram Aracı söylerdi galiba..
"Güzel de kızlar polis olmuş Teslim olalım" diye..O tamam da, ya "Güzel de Kızlar hırsız olursa.."
O zaman ne olur, gidin Ocean's 8 filminde izleyin. Hele dışarda sıcaklar bunaltıyorsa, püfür püfür bir salonda 2 saat geçirmek çok hoş olur..
Ocean's 8'ten söz ediyorum.
Ocean, bilirsiniz önce Frank Sinatra, sonra George Clooney'nin oynadığı çete reisi Dany'nin aile adı..
O ölmüş. Şimdi kız kardeşi Debbie, yani Sandra Bullock kuruyor çeteyi, bu defa tamamen kızlardan.. Ağbisi, 11, 12 kişilik çeteler kurarken, "Kadının fendi" dercesine, Debbie 8 kişiyi yeterli buluyor çetesine.. Baş yardımcısı Cate Blanchette.. Anne Hathaway var..
Helena Bonham Carter var. Rihanna var..
İki Oscarlı Sandra ve Cate, iki Oscar adayı. Helena ve de filmin başında görünen Elliot Gould bir arada..
Filmde yığınla ünlü görecek, dikkat edenler.. Çünkü olay, Amerikan sosyetesinin en ünlü olayı, geleneksel "Met Gala"da geçiyor. Dünyaca ünlü Metropolitan Müzesi, yılda bir salonlarını bu çok pahalı galaya açar, müthiş masraflarının bir bölümünü karşılamak için.. Bu yılki de geçenlerde yapıldı. Günlerce TV'lerde kaldı, dünyanın dört bir yanında..
Sandra'nın çetesi işte bu galadan 150 milyon dolar değerinde bir kolye çalacak. Hikâye bu.. Başından sonuna keyifle izledim.. İnanmazsınız, en çok da Rihanna'ya şaştım.. Bir bilgisayar hacker'ini öyle harika oynuyor ki, sırf onun için bile görmeye değer..