Bu hafta Pazar Neşemiz, Ertuğrul Özkök dostumdan. Hürriyet'teki köşesinde okudum.
İkinci Dünya Savaşına Hatıra Defteri ile imza atan küçük kız Anne Frank'ın günlüğünün yeni sayfaları bulunmuş ve müzeye konmuş.
Ertuğrul "O küçük kızın günlüklerinde meğer seks fıkraları da varmış" diyor ve anlatıyor.
***
Eve gelen koca, yatak odası dolabını açınca içinde bir erkek görmüş. Adam "İnanmayacaksın ama burada gerçekten tramvay bekliyorum" demiş.
***
Bu kadar..
Ertuğrul'un fıkrası bu kadar. Gülmediniz.. Tabii gülmezsiniz, çünkü fıkra bu kadar değil.
Bir de tamamını okuyun.
***
Kadın odasındaki yeni elbise dolabını yapan marangoza gitmiş.. "Yaptığın dolapta bir şey var. Ne zaman evin yanındaki raylardan tramvay geçse, elbiselerim yere düşüyor" demiş. Marangozun aklı almamış. Eve gitmişler. Marangoz bakmış bakmış, yanlış bir şey yok.. Aklı iyice karışmış..
"Hanımefendi izin verin ben dolabın içine gireyim ve tramvayı bekleyip neler olduğunu gözlerimle göreyim" demiş.
"Olur" demiş, kadın da..
***
Ötesi Ertuğrul'da.. Aslı ve tamamı yıllar önce bu köşede yayınlanmıştı. "Dolapta, tren, tramvay, otobüs bekleyen adam" fıkralarının ironisi bir klasiktir.