Kemaller'den sonra Serpiller de Ankara'dan geldi.
Kemal'in eşi, Nükhet gelinimiz, Selvin'de bir porselen sergisi açmış.
Ona gideceğiz.
Ankara'daki yıllar evvelin can dostları, onlarca yıldır Amerika'ya yerleşmiş Çetin kardeşimiz de eşi Jetta ile orda..
Yeğen Zeyno, nişanlısı Tolga ve annesi de..
Sergi biterken Serpil "Hava çok güzel, deniz kenarında bir yemekle uzatalım geceyi" dedi..
Bebek- Ortaköy çizgisinde artık tek deniz kenarı mekânı var..
Sortie.. Erol (Kaynar) hepimizin aile dostu.. Hemen aradım..
"Henüz tüm restoranlar açılmadı, ama bir balıkçı, bir kebapçı, bir de bizim Salomanje çalışmaya başladı" dedi.
Sonra Erol da bize katılınca 12 yakın dost olduk.. Çok güzel müzik.
Çok leziz yemekler ve anılarla dolu bir keyif sohbeti..
İnsanın en büyük hazinesi, ailesi ve aile kadar yakın dostları..
Serpiller İstanbul'un öbür ucuna, Tuzla'ya dönecek olmasalar, gece yarısını geçerdik. O kadar istemedik bitmesini..
Aileyle, dostlarla, yüz yüze olmak, yüz yüze konuşmak ne güzel şey.. Yani telefonu aradan çıkarmak, anı birlikte yaşamak nasıl harikulade oluyor..
Dünya Kupası'nı gene Sortie'de büyük ekranda izlemeye karar verdik, 2010'daki gibi..
Gelebilenlerle..