Hollywood'daki "Taciz Skandalı"na tepkiler fevkalade olumlu başladı, gelişti. Altın Küre ödül gecesinde de, "Siyah" kıyafetlerle doruğa ulaştı.. Ama orda kalmadı. İpin ucu kaçmaya başladı.
Bunun üzerine başta Catherine Deneuve, 100 ünlü kadın bir bildiri kaleme alıp, Le Monde gazetesinde yayınlattılar.
Deneuve ve arkadaşları, "Kur yapmak taciz değildir" dediler.
Ömür Gedik kardeşim de Kelebek ekinde yorumladı.
Okudum..
Diyor ki, Ömür, Catherine Deneuve, "Bu feminizmdir, demiş.
Bu bir kere feminizm değil, hak savunuculuğudur!." İlahi Ömür, Feminizm ne savunuculuğu o zaman?.
Nerden çıktı?. Neyi savunuyor?.
Deneuve erkekleri koruyarak, kadının en büyük düşmanının gene kadın olduğunu göstermişmiş. "Kur yapmak ayıp değil" demek, niye erkekleri korumak oluyor. Erkek kur yapmasa, sosyalleşme nasıl olacak?.
Bir erkek bir kadına kur yapmasa, bu kur sonucu yakınlaşmasalar, ilişkiler nasıl başlayacak?.
Kadınlar hamamında görücüye çıkarak mı?.
Bunca yıldır, çok sevdiğim Ferhat Göçer'le çok iyi giden ilişkin var..
Nasıl tanıştın Ferhat'la de harika birlikteliğiniz başladı?. Ferhat sana kur yapmadı da damdan mı düştü?.
Yoksa sen mi hallettin işi?. Sen mi ona kur yaptın?. Kadının kur yapması serbest mi?.
Peki yarın (Allah göstermesin) ilişkiniz biter, ayrılırsanız, sen çıkıp "Beni evlenme vadiyle kandırdı. Yıllarca oyaladı.
O bir tacizci" dersen ne olacak?.
Sen yapmazsın ya.. Diyelim yapan çıktı.
O zaman sen mi haklı olacaksın, Catherine Deneuve mü?.