Temel İstanbul'dan gelen arkadaşını havaalanından aldı. Yediler içtiler.. Gecenin bir vakti eve geldiler. Temel arkadaşına yatacağı odayı gösterdi ve evi gezdirdi.
Salonda pencerenin önünde kocaman bir gong ve çekiç gören İstanbullu hayretle sordu..
"- Bu ne?.."
"- Konuşan saat!."
"- Nasıl yani?.
"- Bak göstereyim" dedi Temel, çekici aldı, bütün gücü ile gonga vurunca, dışardan bir haykırış yükseldi..
"- Kesin ulan.. Saat sabahın ikisi.."