Fatih Terim hocam yanılıyor.. İngiltere önünde iyi değil, berbat oynadık.. Gördüğüm en kötü İngiltere'ydi.. "Bunu yenemiyorsak kimi yeneriz" diye sordum kendime.. Sonra "Bu bir hazırlık maçı.. Acele karar verme. Fatih Hocam maçın analizini en iyi yapacak kişidir. İyi ki bu maçı oynadık ve neyin olmayacağını gördük" dedim..
Fatih Hoca'nın maç sonu söylediklerine bakmayın. Şunun şurasında Avrupa Şampiyonasının eli kulağında.. Tabii moralleri yukarda tutacak.
Benim öyle bir görevim yok. Görevim, gördüğümü ve düşündüğümü yazmak..
Kendi hatalarımızdan iki gol yedik. Bir muhteşem gol attık ama, maçın genel görünümü.. İngiltere, İngiltere'nin "İ" si olsaydı, biz gene sekizlik olabilirdik. O kadar akın yapıp, o kadar pozisyona girdiler ve ne aptalca final vuruşları yaptılar. Bir penaltı dahil, neler kaçırdılar..
Neden?.. Çünkü biz tarihin en kötü savunma futbolunu oynadık..
Fatih Hocam, koysun DVD'ye İspanya Kral Kupası finalini ve o dünyanın en müthiş hücum gücüne karşı savunma nasıl yapılır, nerden başlar görsün..
Sevilla, Fatih Terim'in 2000 yılı takımı gibi hücumda, presle başlatıyordu savunmayı ve orta sahada daha da müthiş bir pres yapıyordu.
Bizde hücum presi geçtik. Orta sahada pres sıfırdı. Top İngilizlere geçince 9 kişi geriye, 18 çizgimizin üzerine koşuyor, orada bir Majino hattı kurup savunma yaptıklarını sanıyorlardı. Orta sahayı eğlence parkında dolaşır gibi geçen İngilizler de, Hitler'in panzerleri gibi o Majino hattının arkasına çok çabuk dolanıyorlardı.
İngiliz savunması belki bizimkinden de kötüydü. Ama biz onları zorlamayı düşünmedik bile.. Bir Volkan'ın şaşkına döndürdüğü İngiliz savunmasının olduğu yere oyunu intikal ettirmek aklımızdan geçmedi..
Neden?.
Ortada, göbekte bir Selçuk kafası vardı da ondan.. Bu adamın bu yetenekle oynadığı bu utanç futbolu, artık beni utandırıyor.. Yahu bir takım lideri, bu kadar mı yana, geriye oynar?. Kendi oynasa neyse.. Ötekilere de "Yan ve geri" işaretleri yapıyor. İleri oynayanı fırçalıyor hatta.. Bir takım nasıl frenlenir, bir adam nasıl rakibin en iyi oyuncusu olur, Selçuk'u izleyin yeter.
Oyundan ilk alınacak kişiydi Selçuk.. Bu kafada oynarsa, hatta kadro dışı bırakılmalı..
Galatasaray'ın Avrupa Cezasını iki maça çıkarmayacak son şans, Fener maçında bu kafa oynayacaksa, yandı gülüm keten helva..
Orta sahada Oğuzhan da yoktu. Goldeki muhteşem pası dışında.. Hakan Çalhanoğlu hiç yoktu. Ozan hiçbir işe yaramadı. Ne hücumda vardı, ne savunmada..
İngilizler orta sahamızı bu sayede eğlence parkına çevirdiler zaten. Burada şiddetle Mehmet Topal'a ihtiyaç var.. Onu iyi değil, kötü olduğu yerde oynatmak, sakatlar iyileştiği gün akılcı olmaz..
Caner'e Avrupa'da ihtiyaç büyük. Onu kazanma çabaları çok doğru.. Ama Fatih Hocam, kafasından 11 adam seçip sonra onlara yer bulmak yerine, kafasından bir futbol tarzı seçip ona göre adam aramaya yönelmeli.. Bu onu 2000 yılında Avrupa Süper Kupa Şampiyonluğuna götüren yöntem..
Tek Volkan'la aynen Galatasaray gibi, tek kanattan, yengeç gibi hücum ediyor Milli Takım.. Bunun adı, "Korku" demek. Korkmayan iki kanattan hücum eden 11 kurar. Yani Volkan ve Yasin birbirlerinin yedeği değil, ayni takımın kanatları olurlar. Arkalarında Caner ve Gökhan gibi iki müthiş hücum beki olunca hele..
İngiltere maçından ne dersler alındığını, gelecek hazırlık maçında göreceğiz.