Efendim Başakşehir, Fenerbahçe'yi yenince, Emre nasıl sevinirmiş?.
Sanal medya linççileri ile muhatap bile olmuyorum. Onların işi, olmayan sebebi bile yaratıp, adam asmak.. Nasıl bir tatmin yaratıyorsa..
Peki onların sahte trollerine kapılıp, sahte resimlerini, zerre düşünmeden "Yahu Semih o gece yedek bile değildi. Kulübede dahi yoktu.. Bu resim nerden" demeden kullanıp, "Gazetecilik namusu"na hiç girmeden Emre'ye çullanan spor sayfalarına ve köşe yazarlarına bir çift lafım var tabii..
Bre utanma özürlü adamlar?.
Emre'yi nerdeyse çocukken alıp, onu İnterler'de altı yıl oynayacak düzeye getiren, boynuna Avrupa şampiyonluğu madalyası takan (Cezalı olduğu için final maçında yoktu) bir Galatasaray var, biliyor musunuz?.
Emre'nin Fener'e geldikten sonra, her Galatasaray maçında nasıl çılgın gibi oynadığını, hem rakibe, hem de hakemlere nasıl saldırdığını, kazandıktan sonra nasıl sevindiğini yıllarca izlerken "Seni sen yapan Galatasaray'a bu yapılır mı" demek aklınıza geldi mi de, şimdi maç bitince tribündeki küçük oğluna öpücük göndermesine öfkeleniyorsunuz?.
Ne yani?. Emre şike mi yapsaydı?. Satsa mıydı giydiği formayı?. Söylediğinizin sonu oraya gidiyor çünkü..
Utanmazlığı bırakın, az biraz adam olun!.
Adam olun da Emre'nin Avrupa'dan Fener'e nasıl geldiğini de hatırlayın..
Fener, Başakşehir'den Webo'yu istiyordu. Başakşehir başkanı "Webo'yu size veririm, ama Emre'yi de alırsanız" diye zorladı, nedense.. O transfer öyle yapıldı ancak..
Beşer, şaşar!.. Ama siz hep şaşmaktan da utanmıyorsunuz!.