Beşiktaş, pazartesi günü, Kadıköy'e, bir maç eksiğine rağmen lider olarak gidiyor.. Cazip değil mi?. Koşullar doğal olsa, cazip tabii.. Ama değil..
Bir defa..
Bu ülkede insanların spor seyretme hakları, devletin valileri ve federasyonu eliyle gasp edildiği için Beşiktaş deplasmana seyirci götürmeyecek..
Maçın hakemi, kim olduğu fark etmez, tamamen Fener seyircisi önünde düdük çalacak..
Bu birinci eyyam maddesi..
O hakem, gördüğünü, bildiğini çalan ve gösteren Bitnel'in nasıl linç edildiğini sıcağı sıcağına bilerek sahaya çıkacak..
Bu da ikinci eylem maddesi..
Yani, eyyamcı hakem, Rıdvan Dilmen'e uyacak.. Kendisine edilen küfürleri duymayacak.. Kalkan parmaklar değil, sallanan kolları bile görmeyecek.. Zaten fanatik seyircinin aleyhine tahrik edilmesine aldırmayacak. En kural dışı kayarak dalmalara, en acımasız üste binmelere, itip kakmalara, surata vurmalara, kafa atmalara, kart göstermek değil, faul bile çalmayacak.
Medya ona hazırladı hakemi, bilinçli olarak..
Üstelik mesele sadece Fener'e 3 puan kazandırmak değil. Beşiktaş yenerse farkın yediye çıkması ihtimali var.. Bu yayıncıların, en başta da yayıncı kuruluşun işine gelir mi?. Fener yenerse oysa, iş nasıl sıcaklaşır?. Gelsin reytingler..
Şimdi şunu da ekleyin..
Tesadüfe bakın, en korkulu deplasmanda Fener, araya sıkışan bir seyirci cezası alan Bursa'ya karşı, boş tribünler önünde oynadı. Beş futbolcusu Beşiktaş maçı arefesinde ceza sınırındaydı. Dördü maç boyu en az ikişer sarı kart görecek işler yaptılar. Rıdvan Dilmen kafalı hakem sırtını döndü gitti. Fener fire vermedi.. Birine kart çıkarsa, Bitnel'den önce o linç edilirdi.
Bunları aslında Beşiktaş yöneticileri söylemeliydi, Bursa maçının ardından itibaren.. Medyayı gayet iyi kullanan, her maçını medya ile oynayan Aziz Yıldırım takımına karşı, bir Hz. İsalar yönetimi var, Beşiktaş'ın başında.. Gıkları çıkmıyor. Başkan Orman aklını stada takmış.. "Aman ben başkanken bu stat açılsın" dışında bir şey düşünmüyor.. "Fincancı katırlarını kızdırırım" diye de ağzını açmaktan çekiniyor.. Ötekilerin de farkı yok..
O zaman!..
O zaman işler zor, çok zor, dostlar!..