Amerikan medyasını yakından izlediğimden, Carol en merakla beklediğim filmlerin başında geliyordu. "Hayal kırıklığım acaba beklentimin büyüklüğünden mi oldu" diye düşünmedim de değil. Bu yüzden hemen kaleme sarılmadım zaten. Sonra dostlarla konuşmaya başlayınca gördüm ki, benim gibi düşünenler çoğunlukta.. Yani, sıkılanlar..
Peki o zaman Amerikan medyası niye yere göğe koyamadı filmi?.
Hadi biraz komplo teorisi yapalım..
Bu filmin arkasında son yıllarda ödedikleri milyarlarca dolar tazminatlarla Amerikan sigara şirketleri var, gibi geldi bana..
Nasıl insanın sigara içesi geliyor, izlerken.. Ben ki, sigarayı bırakalı, 40 yıl oldu tam..
Baş oyuncu Cate Blanchett'in elinden sigara nerdeyse hiç düşmüyor.. Film boyu tam 6 dakika 23 saniye perdede derin nefes çekerken görülüyormuş, ölçmüşler.. Gizli ve asıl etkili reklama bakar mısınız?. O zaman bu filmin çok izlenmesi sağlanmalı, sigara şirketleri tarafından.. O zaman..
Baş oyuncu dedim de. O da tartışmalı.. Genç Rooney Mara, geçen yıl Cannes'da bu rolle "En İyi Oyuncu" seçilmişti. Ama yapımcı şirket, birbirlerine rakip olmasınlar diye, Altın Küre ve Oscar yarışmalarında onu "Yardımcı Kadın Oyuncu" diye yazdı. Filmde Mara, Blanchett'ten 6 dakika fazla görünüyor üstelik.. Yardımcı oyuncu 71, baş oyuncu 65 dakika yani..
Film 118 dakika.. En büyük kusuru da bu.. Uzun.. Süreden değil. Tekrarlardan.. "Artık anladık, yeter" dedirtecek tekrarlar olunca, sıkıntı basıyor, uflamaya başlıyorsunuz..
Ama oyunculuk muhteşem.. Muh- teşem!.
Hele de Rooney Mara!..