Benim gibi eski Ankaralılar, Kızılay'da, Kızılay binasının sırasında, Lozan Meydanına doğru yer alan bu dükkanı iyi hatırlarlar.. Yeni Ankara'nın, yani Yenişehir'in en eski, en ünlü fotoğrafçıydı orası.. Tüm devlet dairelerinin yer aldığı Ankara'da vesikalık fotoğraf her an cepte taşınması gereken bir iş yaptırma şartı olduğundan, Foto Çığır'a uğramamış Ankaralı pek yoktu desek yeridir.
İşte o dükkanın sahibi Savaş Çığır benim yakın arkadaşımdı. Hemen her gün Kızılay'da olurdum. Hemen her gün de can kardeşim Savaş'a uğrardım.
Sonra ikimiz de İstanbul deryasına taşındık. O karşıya yerleşti. Buluşamaz, görüşemez olduk.
Haber aldım ki, hastaymış..
"Mutlak gidip göreyim" dedim ama, bir hafta geçmedi, gazetelerde ilanı gördüm.. "Üç günden sonra duydum" şairin dediği gibi.. İlan geç verilmişti çünkü..
Işıklar içinde yat Sevgili Savaş.. Bizi tanıştıran ama kendisi çok genç yaşlarda kazada ölen ortak dostumuz Ateş'e de selam söyle, e mi?.