Galatasaray'ı babasının çiftliği sanan Başkan ve kulübe iki numara yaptığı kardeşi, bu ülkeye sporun her türlüsünü getirmiş ve yerleştirmiş kulübü, Özbek Biraderler A.Ş. yaptılar sonunda..
Yaptılar da, bari idare etseler!..
Onu da nasıl yüzlerine gözlerine bulaştırdıkları, dün tüm spor sayfalarının manşetindeydi. Yüz karası bir transfer dönemi yaşattıkları yetmiyor gibi, utanç verici bir kapanışı da başardılar, hep biliyorsunuz..
"Böyle beceriksiz, böyle iş bilmez, böyle egoist, böyle sadece kendi reklamlarını düşünen iki kardeşi seçenler utansın" diyeceğim ama, o da sürpriz değil.. İnan Kıraç'a oyuncak olmuş bir kafatasçı, bir dazlak, bir liseci gurubu var ki, bildiği gibi at oynatıyor kongrede, ve nerden çıktıkları belli olmayan, bir gün yöneticilik deneyimleri bulunmayan iki kardeş bu kulübün başına geçebiliyorlar..
Altan Tanman, dikkatle izlediğim gazetecilerden, Yeni Gün'de yazıyor. Galatasaray'ın içini bilen ve ona göre yazanlardan..
"Kulüp yönetmek, şirket yönetmeye benzemez" diye yazmıştı, pazar günü.. Pazartesi de bu rezillik yaşandı. İmzası eksik kağıtları belge diye FİFA'ya yutturmaya kalkıştı, Özbek Biraderler..
Altan, kardeş Özbek'i hem futbolda tek adam, hem de Futbol A.Ş'de başkan yapmak için Cüneyt Tanman'ı nasıl yolladığını anlatıyordu, Başkan Özbek'in. Bu ikinci Özbek, Sivas maçı öncesi Burak'ı herkesin içinde azarlamış. Hamza'nın Sivas maçında Burak'ı yedek bırakmasının asıl sebebi de buymuş. Başkanın kardeşinin azarladığı adamı Hoca takıma koyabilir mi?. Osmanlı maçında hem de takım mağlupken oyundan alınmasının sebebi de Mehmet Kardeşmiş.
Altan, Özbek Kardeşlerin yaptıklarını özetliyor ve "Bu olaylar diğer futbolculara yansırsa, Galatasaray küme düşmemeye oynar" diyor.
Dursun Ağa, her şeyi yüzüne gözüne bulaştırınca, kovduğu Abdürrahim Albayrak'ı yeniden getirmeye kalkışmış. Ama Abdürrahim cindir. Gitmesi kesin adama yanaşır mı?. Anında reddetmiş tabii..
Asıl bombayı 1 Eylül salı günkü Güneş'te Turgay Renklikurt hocam patlattı..
Çarşamba ağbim Öcal, Türkiye'de ondan alıp nakletti, ama bunca medyamız tıs.. Ne doğrulayan, peşine düşen var, ne yalanlayan..
Podolski'yi Galatasaray'a transfer eden meğer Alman Milli Takımı hocası Löw'müş.. Hani bir ara Fener'i de çalıştırmıştı.
Löw, Podolski'nin yakın dostu..
Seneye Avrupa Şampiyonası finalleri var ya.. Löw, yakın dostu Podolski'ye, "Bu sezon 30-40 maç oynama garantisi verebilirsen, seni 2016 kadrosuna çağırabilirim ancak" demiş.. Podolski'nin takımı Arsenal.. Hocası Wenger "Böyle bir garanti veremem" demiş.
Podolski'nin kiralık oynadığı İnter de bu garantiyi vermemiş. O zaman Türkiye devreye sokulmuş. Özbek kardeşler de çilek arıyor ya.. Önce "Hayır"layan Hamza, kerhen "He" demiş.
"30-40 maç oynatma garantili 4 yıllık kontrat imzalanınca, Löw amacına ulaşmış.
Turgay Hoca diyor ki..
"Bu transfere baştan 'Hayır' diyen Hamza Hoca güvenirliğini yitirdi. Kendi kontratı bir türlü kontratı uzatılmayan Sneijder bozuldu. Galatasaray'ı geçen yıl taşıyan Yasin, Umut, Burak, Selçuk, Olcan, Emre bu son dakika emrivakisiyle mental kopukluk ve kaygı yaşamaya başladılar. Burak'a Hamza ile baskı uygulandı. Burak direnince, baskı ters tepti. Ancak Hamzaoğlu kontrat gereği Podolski'yi mecburen oynatınca, Yasin çelme yiyor."
Yani bakar mısınız?.
Rezilliğin, dedikodunun çirkefin bini bir para..
Galatasaray bataklığa gömülüyor..
Özbek Biraderler A.Ş. işi daha da berbat etmek için ne lazımsa yapıyor..
Nerde bu ülkenin Galatasaray muhabirleri?..