Hafta sonunda "Ne var, ne yok" diye habersiz haber ekranları arasında dolaşırken, Dilara Gönder'e rastladım, NTV'de.. Takıldım ve harika bir program izledim.
Dilara'nın yeni başladığı diziymiş meğer..
"Yeter ki iste!.."
Engelliler üzerine..
Ama nasıl üzerine..
Öyle acındıran, duygu sömürüsü yapan, yardım dilenciliğine çıkan programlardan biri değil..
"Yeter ki iste" adı anlatıyor, içeriği..
"Ey engelli, yeter ki iste, her şeyi başarırsın. Kimseye muhtaç değilsin" programı bu..
Spordan sanata, bilime, güzel sanatlara, aklınıza ne gelirse, bir engellinin, ne isterse yapabileceğini, pek engelsizden çok da başarılı olabileceğini anlatan, gösteren, kanıtlayan, gerçek bir moral belgeseli..
Biz engelsiz geçinenlere de, yaşadığımız kentleri, engelliler için nasıl yaşanır hale getirebiliriz, onu söylüyor..
Bu konuda yazacak çok şeyim var. Şimdilik Dilara'yı kutlamak isterim.
Onu spor spikeri olarak tanıdım. Harikaydı. Bir gece canlı yayında, harika bir kıyafetle, çok cazip bir genç kız olarak Kırmızı Halı röportajları yaptı, harikaydı. Ardından en pis işleri yaparken gördük, en kaba kılıklar içinde, Zor İşler'de.. Harikaydı.. Şimdi de bu..
Dilara programına koyduğu adın canlı kanıtı..
"Yeter ki iste, her şeyi yaparsın!.."