Hay aklımdan geçirmez olaydım!.. Birden aklıma düştü.. "Yahu benim yıllar evvelinden bir dostum vardı..
Ne alemlerde acaba" dedim..
Bir hafta sonra ilanı gördüm..
"Vefat ve Başsağlığı Eli Niego"
"Ben gazeteciliğe atletizm yazarlığı ile başladım" desem yeridir. 60'lı yıllar.. Önce 19 Mayıs Stadı arkasındaki Müstakil Atletizm Sahasına gider, orada çalışan atletlerle sohbetler eder, sonra yukarı Rüzgarlı Sokağa çıkardım.
Öylesi..
Eli atletti. Maratoncu..
Fenerli.. İstanbul'da yaşardı..
Ankara'da tanıştık ama dostluğumuz yaz aylarında Fenerbahçe Plajı'nda koyulaştı.
Beraber güneşlenir, beraber yüzerdik..
Eli, sadece atlet değil, harika bir vatandaştı da..
1961'de, 19 Mayısında, Samsun'dan 450 kilometre koşarak getirdiği bayrağı, Devlet Başkanı Cemal Gürsel'e sunan atlet oydu.
Ülkesi ve ilkesi adına dikkat çekmek, İstanbul'dan Ankara'ya koşmuştu. Böyle koşuları çok oldu. 1907'nin, yani Fenerbahçe'nin 100.
Yılında İstanbul'dan Atatürk için Ankara'ya koşan Fenerli atletler arasında da vardı.
"Öldüğümde beni Türk ve Fenerbahçe bayraklarına sarın" son vasiyeti olmuş!.