YA diye bir kuşak doğdu dünyada.. Young Adults'ın kısaltması.. "Genç ergenler" demek.. Genç olgunlaşmış, çevrelerinin, dünyalarının sorunlarına daha çok dalmış, fikrini daha çok söyler, varlığını daha belli eder olmuş kuşak..
Tabii böyle bir kuşak ortaya çıkınca, onlara yönelik romanlar ve kitaplar da piyasaya akın etmiş..
Açlık Oyunları, anında Best Seller olunca, yazar, iki roman daha çıkarmış..
Hollywood durur mu?. Hemen filme çekmeye başlamış.. İlki hasılat rekoru..
İkincisi hasılat rekoru.. Üçüncüyü tasarruflu kullanıp, bir romandan iki film çıkarmışlar..
Alaycı Kuş 1/ Mockingjay bunların birincisi..
Aslında pek bir şey anlatmadan vakit geçiriyor, senarist ve yönetmen. Üstelik bu ilk filmde, romana ve filmlere adını veren Açlık Oyunları/ Hunger Games de yok, ilk defa..
Ne var?.
Başkente karşı, ezilen bölgeleri bir araya getirme ve devrime hazırlama çabaları..
Alaycı Kuş, devrimcilerin sembolü.. İlk iki filmle müthiş şöhrete kavuşan Jennifer Lawrence da, yüzü.. Devrim liderleri, tüm halkı birleştirmek için yürüttükleri PR kampanyasında onu kullanıyorlar.
Şimdi pek bir şey anlatmıyor, pek ilerlemiyor ama, gene de izleniyor film..
Çünkü müthiş bir oyunculuk var.. Bir de filmin ithaf edildiği, yakınlarda kaybettiğimiz Oscarlık oyuncu Philippe Seymour Hoffman.. Sonra Julianne Moore ve tabii, eskiler..
Filmde Jennifer'in iki aşkından birini oynayan genç Liam Hemsworth'ün Amerika'da olay olan sözleriyle bitirelim.. "Filmde en çok öpüşme sahnelerinde zorlandım. Çünkü Jennifer bu sahnelerin hepsine ya sarımsak, ya ton balığı yiyerek geliyordu.."