Tempo'yu karıştırırken gördüklerim, keyfimi tavana vurdurdu..
16 yaşındaki Duygu Eliz Erkut, dünyanın en ünlü ve en önemli bale okulu La Scala alla Accademia sınavlarını kazanmış ve orada eğitim görmeye başlamış. Görmekle de kalmamış.. Öyle ki, okulun turnelerinde sahneye çıkmaya başlamış ki, Scala Akademisi birinci sınıf öğrencilerini okul dışında sahneye çıkarmaz..
Yani Duygu'nun başarısı harikulade.. Haberi okuyan ve anlamını bilen, hisseden herkes çok mutlu olur ama, benim keyfim özel..
Özel de, üç yıl evvelinden geliyor.
Bakın Kadıköy Süreyya Sineması'nda Mimar Sinan Üniversitesi Konservatuarı Bale Bölümü'nün yıl sonu galasını bir yanımda Meriç Sümen, öbür yanımda Mesut İktu gibi iki harika sanatçı ve ustayla izledikten sonra, 5 Haziran 2010'da köşemde yazdığım satırlara..
"Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Bale Bölümü'nün yıl sonu temsiliydi, geçen cuma izlediğim..
Müthişti.. Harikaydı.. Enfesti..
Türk Balesinin unutulmaz divası, kraliçesi Meriç Sümen de ordaydı.. Finalde boynuma sarılırken "Gözlerim yaşlı izledim, Hıncal" dedi.. Göz yaşartacak kadar harikaydı gençler..
Hele de ilk öğretimden Duygu Eliz Erkut'a bayıldım, bayıldım, bayıldım.."
Hadi siz benim yerimde olun da kasılmayın, gururlanmayın!..
Daha ilk öğretim çağında, 12 yaşındayken fark etmişim Duygu'yu ve adını, altını çizerek "Böyle" yazmışım, köşeme..
Daha nice zaferlere Duygu!.. Daha nice zaferlere!..
Benim için de dans et!..