Fatih Hocam Galatasaray'ın "Rüya takımı" diye şişirilmesine kızmış.. "Ortada rüya takımı falan yok" diyor.. Ve de haklı diyor.. Rüya takım, rüyaları süsleyen oyunculardan kurulu olur. Bu takımda benim rüyama giren tek oyuncu yok.. Beşiktaş derbisinde sahaya çıkan 11 kişiye bakın.. Hangisi olmasa "Vah" derdiniz. Hangisi olmasa "Eksik" olurdu Galatasaray?..
Galatasaray'ın "Sıradanlar içinde iyi" bir kadrosu var.. Kadronun genişliği iyi olan.. Yani bakın.. Beşiktaş derbisinde oynayan 14'ü kenarda bırakın. Kalanlardan bir 11 sahaya sürün.. Mesela..
Ufuk- Sabri, Gökhan, Dany, Çağlar- Engin, Ceyhun, Yekta, Riera- Necati, Sercan.
Bu takım Beşiktaş'tan 3 yemez, hatta kazanırdı, inanın..
Peki bu geniş kadro bekleneni veriyor mu?.
Asla!..
Çünkü Fatih Hocam, sahaya çıkacak takımı, antrenmanların en iyisine, bir maç evvelin performansına göre değil, kafasında sezon başında kurduğu 11'e göre belirliyor. Ötekiler sıranın kendilerine ancak sakatlık ve ceza halinde geleceğinden eminler. Bu yüzden geniş kadro bir rekabet değil, tersine rehavet unsuru oluyor..
***
Galatasaray, rüya takımı değil doğru.. Ama daha doğrusu var..
Bu savunma ile tam bir "Kâbus" takımı.. Bu kadar kötü, bu kadar aptalca oynayan bir savunma ile maç kazanmak için beş atmak bile yetmez.. Rakibin her akınında gol tehlikesi var, düşünebiliyor musunuz?. Rakip Kasımpaşa, Beşiktaş fark etmiyor..
Fatih Hocam bu savunmanın sapır sapır döküldüğünü görmüyor mu?.
Kaleciden başlayalım.
Galatasaray'ın bir yabancı kontenjanını bu kaleciden yana kullanmasına değer mi?. Sezon başından beri, hazırlık maçları dahil, Muslera'nın yediği gollere bakın. "İyi kaleci" bunları yer mi?. O zaman Ufuk niye oynamıyor?. Yahu Muslera dökülürken bile oynamazsan.. Kendinizi Ufuk'un yerine koyun.. Geleni, gideni yiyen, yanlış yerde duran, yanlış çıkış yapan, tek kurtarış yapmayan bir serseri mayın ısrarla, inatla kalede..
Eboue dökülüyor.. Kelimenin tam anlamıyla dökülüyor.. Sağdan gelen tüm akınlarda Galatasaray çöktü, çünkü orda bek yok.. Peki forvet olarak işe yarıyor mu?.. Koşamayan adamdan açık olur mu?. İnatla ısrarla Eboue oynuyor.. Sabri'nin ölüsü ondan iyidir.. Kaldı ki, ona da ihtiyaç yok.. Koyarsın Ujfalusi'yi gerçek yeri sağbeke.. Böylece ortada "Sıradan" dahi olamayan bir kötü stoperden de kurtulursun. Bu yeri çok daha iyi doldurduğunu daha ilk maçında kanıtlayan Dany'yi göbeğe getirirsin. Sorun çözülür.
***
Orta saha.. Melo'ya hayat boyu "Futbolcu" diye bakmadım.. O kadar parayla onun peşinde koşana kadar, Ronaldinho, ya da Kaka alınırdı.
Takımda da bir "Rüya adam" olurdu hiç değilse..
Bu alanda açık var. Emre'yi ortaya çekmek, Emre'yi de kaybettirdi.. Aydın geçen hafta harikaydı. Bu hafta sadece ama sadece faul yaparak döküldü. Bir haftada adam bu kadar düşer mi?. Hamit, her topu inatla ve ısrarla rakibe atacak kadar futbolu unutmuş. Amrabat kaleci çalıştırmaktan öte gitmeyen çağ dışı orta yapıp topu rakibe hediye eden tek tip futbol oynuyor. Ne işi var, bu haliyle Galatasaray'da..
Fatih Terim'in elindeki zengin kadro, ona bin türlü deneme, arama, bulma, hatta yaratma fırsatı verir. Aramalı Fatih Hocam.. Sahaya çıkardığı "Değişmez kadro" on para etmiyor çünkü..
"Kör değneğini beller" sistemi, her geniş kadroyu körleştirir ve lüzumsuz hale getirir..
Bu beraberlik, sezon başında Galatasaray'ı ayıltan bir tokat olabilirse, Beşiktaş'a teşekkür edilmeli..