Bayramda tam bir trafik katliamı yaşadık İstanbul'da.. Hayır, şehir yolları bomboş.. Evden gazete, dört dakika.. Ortaköy beş dakika.. Öyle boş..
Ama otoyola çıktın mı, çıkma gafletine düştün mü, en az üç saat ordasın..
Çıldırmasına..
En acısı.. En üzücü olanı.. Orada sahipsiz ve çaresiz olduğunuzu görmeniz, yaşamanız..
Oto yola girerken sizi uyaran tek kişi yok.. " Burdan köprüye 2 saat 25 dakika" dese biri, girer misiniz?. Uygar ülkelerde böyledir..
Girdiniz mi, mahkumsunuz artık..
NTV bu rezilliği haber yapmış.. Ama bakın nasıl yapmış.. "Köprü ve otoban geçişlerinin bedava olması dahi sorunu çözmedi.."
NTV haber servisinde, sorunun aslında "Bedava uygulaması"ndan kaynaklandığının farkında olan yok.. Halkın vergileri ile popülizmin daniskası bu "Bedava" geçişler.. Ve felaketin sebebi..
Öyle olduğunu "Bedava geçişler bile sorunu çözmedi" diyen kızın sunduğu röportaj/ haber filmi anlatıyor.. Sunucu, kendi sunduğu filmi izlememiş..
Otobanda çıldırmış vatandaş, kameraya "Üç lira için bu rezillik olur mu" diye haykırıyor..
Otoban ve köprü bedava diye, arabasını kapan fırlamış.. Onu anlatıyor.
Şehir içi bomboşken, otobanda trafiğin yavaşlaması değil, alenen, resmen durması başka nasıl izah edilir?.
Bu halk kesesinden oy hovardalığı uğruna, vatandaşa işkence uygulamasına derhal son verilmeli..