Çok istiyordu Hande (Ataizi), Afife'yi almayı.. İlk filmi ile Altın Portakal kazanmıştı. Onun yanında, ilk oyunu ile tiyatro ödülü koymak istiyordu belki..
"Hiç heveslenme" dedim.. "Aklına bile getirme.. O ödülü sana vermez, körler sağırlar, birbirini ağırlar takımı.. Afife Ödülü benim için çoktan bitti. Çünkü sanata değil, kişisel sempati ve antipatilerine göre ödül dağıtıyorlar. Bu ödülü kuran Haldun Dormen ve sponsorluğunu yapan Yapı Kredi, ne yazık ki, yıllardır süren bu oyuna engel olmak için kıllarını kıpırdatmıyorlar.. Senin büyük bir günahın var. Bir defa Şehir ya da Devlet Tiyatrosu oyuncusu değilsin. İkincisi, özellerin de en nefret edilenindensin. Bu jüri Gencay Hanım'ın oyununa ödül vermez. Ödülü alacak belli. Ayça.. Sırf ona vermek için, Ayça'yı senin dalında aday gösterdiler. Leyla'nın Evi, ne komedi, ne de müzikal.. Bal gibi bir dram. Hem de çok ağdalı bir dram. Ama orda da Ahu Türkpençe var. Hepsi hesaplandı.. Sen havanı alırsın.."
Dün gene konuştum Hande'yle.. Telefon etmişler ödül gecesine gelsin diye.. Davetiye göndermeleri yetmezmiş gibi ve "Siz kazandınız" dememişler resmen ama, o manaya gelecek ne varsa söylemişler, kandırmak için.. Bakar mısınız?.
Hande, senin ödülün, yılın en güzel oyunlarından Özel Hayatlar'ı her temsil sonunda çılgınca alkışlayan seyircilerin..
Gencay Hanım, Afife sözde jürisinin görmezden geldiği o muhteşem Altı Haftada Altı Dans Dersi'nden sonra, bu yıl da, Neil Simon'un Özel Hayatları ile tiyatroyu kucakladı.. Ödül seyirci, Hande.. Ödül alkışlar!..
Dilerim Afife de, ödül olur bir gün, gerçekten!..