İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Ulaşım Danışmanı Prof. Mustafa Ilıcalı ile kentin bir numaralı ana arterini dolaşmış, bu en özenilmesi gereken yolun nasıl yanlışlarla dolu olduğunu görmüştük hani..
Karara da varmıştık. "Horozu çok olan yerde sabah geç olur.. İstanbul trafiğinin tonla sahibi olunca, kararlar gecikiyor, hatta hiç çıkmıyor" diye.. "Amerika'daki gibi bir Ulaşım Otoritesi gerek" demiştim ben..
"Bir sorumlu makam.. Öyle komite, komisyon falan yok. Karar alınınca anında uygulanacak.."
Hocam "Ben geçen dönem milletvekiliydim. Tam da bunu sağlayacak yasa teklifini Meclis'e verdim" dedi.. "İstanbul'a has bir Ulaşım Genel Müdürlüğü kurulacak, tüm yetkiler Genel Müdür'de toplanacaktı.."
Hemen köşeme yazdım. Meclis Başkanı M. Ali Şahin çok yakın, çok sevdiğim dostlarımdandı..
Bizim pazar kahvaltılarına katılırdı, İstanbul'da oldukça.. Öylesi.. Meclis'e başkan olunca, gelemez oldu..
Dün bir mektup geldi, Başkan'dan.. Mektup hoş, içerik hüzünlü..
"Aziz Dostum" diyor, "Sayın Ilıcalı'nın kanun teklifi, bir yasama dönemi içinde sonuçlandırılamamış ve kadük olmuştur."
Bunun anlamı açık. Şu anda Meclis'te böyle bir teklif yok. Yeniden görüşülmesi için teklifin yeni dönemde yenilenmesi gerekiyor.
Yeni dönem de, dokuz ay sonra, yani haziranda bitiyor, vakit dar. Ama ümit var.
Başkan Şahin "Bu konuyu İstanbul milletvekilleri ile konuşacağım. Teklif yenilenirse, gündeme alınması için Danışma Kurulu'ndaki arkadaşları da yardıma davet edeceğim" diyor..
Yani Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı, İstanbul Trafiği için elinden gelenden fazlasını yapmak için söz veriyor.
Gerisi İstanbul milletvekillerine kalmış..
70 vekilimizden bir tanesi, Meclis'te hazır teklifin altını yeniden imzalayıp Başkanlığa verirse, tamam..
Dilerim, bizimkiler Bodrum'un sorunlarına "Fransız" kalan Muğla milletvekillerine benzemezler.