Fıkra Eyüp Karadayı'dan.
Bir İngiliz bir Çinli kadınla evlenmiş.. Çinli kadın hiçbir yabancı dil bilmediği için eşi ile bile Tarzanca anlaşabilmekteymiş !?.. Çinli kadın, alışverişe yalnız çıktığında derdini işaretle zorlukla anlatabiliyormuş!..
Bir gün, Çinli kasaba tavuk budu almaya gitmiş.. Önce gıdaklayarak tavuğu anlatabilmiş, sıra buda gelince de, eteğini yukarıya sıyırarak kalçasını göstermiş!?.. Kasap, tavuk budunu vermiş.
Birkaç gün sonra bu defa tavuk göğsü almaya gitmiş, bu kez de gömlek düğmelerini açarak göğüslerini göstermiş ve istediğini almış.
İki gün sonra kadın sosis almaya gitmiş. Bu defa yanında kocası..
Ne olmuş peki?.
Tabii ki bir şey olmaz !..
Çinli kadının kocası İngiliz değil mi?. Kasaba "Bize şuradan 1 kilo sosis verin" demiş, alıp çıkmışlar.
Sizi gidi fesatlar sizi!.