EFENDİM yıldırım gibi yanıt geldi, Kadir Topbaş'ın basın bürosundan.. 9. Senfoni gecesi, Cemal Reşit Rey'in protokola ayrılan ilk iki sırasının çürük diş gibi oluşunu eleştirmiştim ya..
Bakın işin iç yüzü neymiş..
Bir defa, o gece protokol için hiçbir yer ayrılmamışmış. Çünkü protokola ancak geleceklerini kesin olarak bildirenler için yer ayrılıyormuş.
Peki ön sıralar niye boşmuş..
Sıkı durun.
Protokol yokmuş ama davetliler varmış. Ön sıralar davetlilerinmiş. Peki nerdeymiş bu davetliler.. Aynen naklediyorum..
"Herhangi bir ses düzeni kullanılmadan, akustik düzenlenen klasik müzik konserlerinde ses, en iyi salon ortalarına tesadüf eden koltuklardan duyulabilmektedir. Bu sebeple A ve B sıralarında davetiyesi bulunan kişiler boş yer olması durumunda salon ortasındaki koltukları tercih ederek yer değiştirmekte, dolayısıyla ön sıralardaki koltuklar boş kalabilmektedir."
Buyrun burdan yakın..
İnandınız mı?.
Bir defa.. Protokol değil ama davetli.. Nasıl oluyor bu?.
İkincisi.. Ben de CRR'ye davetli olurum hep. Ricamı bilirler ve bana dördüncü sıradan önde yer ayırmazlar. O zaman öteki davetliler için niye ayni uygulama yapılmaz ve ön sıralar hep boş kalır?.
O gece salon tıklım tıklımdı. Ön sıradakiler hangi boş koltukları buldu da arkaya geçtiler acaba?. Tersine, başlarken, arkadan kalkıp öne gelenleri gördüm.
Ve nihayet.. Belediyenin tiyatrolarında da ön sıralar her gidişimde çürük diş gibi.. Tiyatroları da ortalardan seyretmek istiyor demek halkımız.. "Yakından bakınca makyajlar rahatsız ediyor" diye mi acaba?.
Yapmayın, Sevgili Basın Danışmanları.. Yapmayın..
İkincisi.. Ayni yazıda, CRR, Lütfi Kırdar ve Muhsin Ertuğrul'un ortak açıldığı çıkmaz (!) sokakta iki yanlı İspark, yani günde 160 lira için trafiğin içine nasıl tükürüldüğünü de yazmıştım. Ona yanıt niye yok?.
Ayni yazıdaki iki sorudan işinize geleni mi cevaplıyorsunuz, yoksa hangisi için emir gelirse, orda mı konuşuyorsunuz, dostlarım?.