Sevgili Arda,
Bucaspor maçından aklımda sadece iki görüntü kaldı.. İlk golü atan Kewell, pası veren sana coşku ile koştu. Sarıldı. Yüzünde ruhsuz, tatsız bir ifade vardı. Adeta başından savdın Kewell'ı..
İkinci golü sen attın. Arkadaşların sana koştular bu defa gene coşkuyla.. Ayni ruhsuz ifadeyle cevap verdin onlara da.. Sevinçsiz, keyifsiz bir ifadeyle baktın, zerre gülümsemeden..
Ve biliyor musun Arda..
Pazar günü Saracoğlu'nda değil, o gün, o dakika Ali Sami Yen'de yenildin, benim için..
Aylardan beri seni yenmek, seni yıldırmak, seni bıktırmak, seni yok etmek için el ele verenler, o haline bakıp, zaferlerinin hazzını yaşadılar..
Sevgili Arda..
Galatasaray'ın, bu ülkeye sadece futbolu değil, sporun her dalını getiren, yücelten 100 yıllık Galatasaray'ın Kaptanı o kadar kolay yenilmez.. O kadar kolay boyun eğmez..
22 yaşında Galatasaray kaptanlığına ulaşmak kolay değil.. Seni oraya, o kaptanlığa layık olduğunu bilerek getirdiler.. 22 yaşındaki bir genci, dünya klasında ağabeylerin oynadığı bir takıma lider yaptılar..
Liderler maç kaybeder Arda..
Ama yenilmezler..
Düşerler.. Ama kalkmayı bilirler ve ona bakanları, ondan ilham alanları da kaldırırlar..
O gün senin yüzüne bakan Galatasaray futbolcusunda oynayacak hal kalır mıydı Arda?..
Fener maçı bitti Arda.. Bittiğini en iyi sen bileceksin ki, arkadaşların da bilsin.. Dün dünde kaldı. Kalmalı.. Her yeni gün taze bir başlangıçtır.. Olmalı..
Takımın o sarsıntıyı nasıl atlatacak, yeni güne yepyeni bir ruhla, taptaze nasıl başlayacak?..
Sana, liderine bakarak..
Bugün Florya'ya kapan ve tek başına maçın görüntülerini izle.. O iki golün ardından kendi yüzüne bak..
O yüzde Galatasaray'ın Kaptanını, liderini görüyor musun, söyle kendi kendine..
Sevgili Arda..
Sen Türkiye'nin en gıpta edilen, en kıskanılan gençlerinin başında geliyorsun..
Bir defa dünya çapında bir yeteneksin. İkincisi paralı ve şöhretlisin. Üçüncüsü, dünyanın en tatlı, en şirin adamlarından birisin.. Örnek bir karakterin var.. Tam bir toplum adamısın. Canlı, heyecanlı.. Şakacı.. Bir yerdeysen, herkesin gözü, kulağı sende..
Yardımseversin. Asla şımarmıyorsun..
Her anne baba, Arda gibi bir oğlu, her erkek Arda gibi bir arkadaşı, her genç kız Arda gibi bir sevgilisi, her yönetici, her hoca Arda gibi bir futbolcu ister.. Daha ne olsun?..
Bunlar güzel, ama ülkemizde ayni zamanda taşıması zor şeyler..
Çünkü bu vasıflara sahip oldun mu, hele bu Fenerbahçe damgalı medya içinde bir de Galatasaraylı oldun mu, seni yok etmek için gizli açık her şeyi yaparlar..
Fener maçı öncesinden, günler haftalar öncesinden, seni yıpratmak, seni yok etmek için neler yazdılar söylediler.. Maçtan sonra da iyice azdılar.
Sana saldıranların ne dediklerine bakma Arda.. Kaç kişi olduklarına bak.. Onların sayısı, senin büyüklüğünün ölçüsüdür..
Bunların hepsini yaşamış, hâlâ da yaşayan bir ağabeyin olarak söylüyorum..
Büyüklüğün ölçüsü, seni alkışlayanların değil, sana saldıranların sayısıdır.
Sen Türkiye'nin en büyük futbolcususun Arda..
Onun için saldırıyor sana her gün, her saat!..
Onun için gülmez yüzün, onlara zafer çığlıkları attırıyor..
Yenilme Arda..
Seni yendiklerini sandıkları gün, gülebiliyor, onlara gülerek bakabiliyorsan, kahrolurlar, unutma..
Sen Galatasaray'ın kaptanı, sen sadece sahaya çıkan 11 kişinin değil, Galatasaray'a gönül vermiş milyonların simgesisin, genç adam..
Yenilmeyeceksin..
Hakkın yok!..