"Aşağıdalar" dedi, Yasemin.. Asansörden indim.. Gazetenin kapısından çıktım.. 20 gün falan önceydi. Gene böyle bir öğle vaktiydi, ayni kapıdan çıkarken.. Gene böyle bir güneş pırıldıyordu tepede.. Ve Irmak içeri giriyordu.. İkimiz de ayaktaydık.. Sarmaş dolaş.. "Yahu görüşemiyoruz.. Özledik" sözleri..
Bu defa ben ayaktayım sadece.. Irmak yatıyor.. Öyle yatıyor.. Üzerinde yeşil bir örtü..
Son defa gelmiş, Sabah'ına.. Kurulmasına, gelişmesine büyük emekler verdiği Sabah'ına..
Artık içeri giremiyor.. Yukarı çıkamıyor.. Son gelişler böyle olur.. Kapıya kadar getirirler seni..
Birileri konuştu.. Kim?.. Bilmiyorum.. Neler dediler?.. Hatırlamıyorum.. Sonra birileri kucakladı Irmak'ı.. O yeşil arabaya bindirdiler..
Irmak gitti..
Ben kaldım..
Tam tersi de olabilirdi.. Giden ben, kalan o olabilirdi.. Ayni yaşlardaydık..
Irmak gitti..
Ben yazdım!..