Bienal'in açılışına gitmedim.. Galata Rıhtımı'ndaki ana sergiye gider miyim onu da bilmiyorum. Açıkçası içimden gelmiyor..
Lise çağlarımızda münazaraların baş konusuydu.. Sanat toplum içindir.. Sanat sanat içindir..
Ben ilk tezi çok savundum, kuralar yüzünden.. Ama kafam ikinciden yana..
Sanat sanat içindir.. İnsanlara mesaj vermenin bin yolu var. Kafamıza tokmak vurmak için, sanatı kullanmayın hiç değilse..
Bu yüzden mesaj içeren, tematik, sınırlı sanatı pek sevmem..
Bu bienal de Brechtiyenmiş.. "İnsan neyle yaşar!.."
Hele bakalım..
Bienal'e paralel Ekav'da (Süzer Palaza) açılan Artkilim Sergisi'ni gezdim buna karşılık..
Belkıs Balpınar Türk İslam Eserleri Müzesi Kilim Bölümü'nü uzun yıllar yönetip emekli olduktan sonra, boş durmak istememiş. Önce eski kilimleri tamir atölyesi kurmuş.. Tatmin olmamış..
Bilgisayarla kilimi birleştirmiş. Oluşturduğu sanal kilimleri dokutmaya başlamış..
Sonuçlar bu sergide işte..
Hepsi tek. İkincisi yapılmıyor. Öyle ki, Çevreciler, Al Gore için bir kilim yaptırmışlar. Kaybolmuş.. Belkıs Hanım aynisini yapmayı reddetmiş. Yeni bir tane yapmışlar.. Şimdi Gore'un evinin duvarında asılı.
Ritz'e kadar gidemezseniz, sergi sizden iki tık uzakta..
www.ekavart.tv