Bodrum'a THY ile gittim geldim.. Gidiş saat ayarı, geliş saat ayarı.. ne kalkışta gecikme var, ne inişte, havalarda dolaşma..
CIP salonları zenginleşmiş.. İkramın çeşidi saymakla bitmez.. Etrafta güler yüzlü insanlar pervane..
Uçakta hostesler de öyle..
Güler yüz.. Uçakla yolculuk yapmanın gerginliği içindeki insana en çok lazım olan şey, gülümseyerek bakan bir çift göz.. Harika..
Sky Life dergisine davrandım.. Bilmeceleri yazmıştım ya, artık ek olarak verilen.. O gün eylülün, yeni sayının ilk günü.. Bakacağım..
Bilmece eki yok.. En önde oturuyorum. Üç cep daha var.. Üçünü de aldım dergilerin.. Hiç birinde ek yok.. "Kaldırmışlar mı yoksa" dedim. Gazetelere daldım..
Dönüş uçağında baktım ki, sadece bilmece değil, bir de Business eki veriyor Sky Life.. Ama bir önceki seferin yolcuları ekleri alıp gitmişler, dergiyi bırakıp.. Kimse de kontrol etmemiş..
Yani, sevgili okurlar.. Alırsanız, dergiyi de alın ki, yenisini koysunlar.. Yoksa fark edilmiyor..