Ergun, Şirin'i yollamış bana.. Bu gazetenin en baş belası röportajcılarından. Eline düştünüz mü yandınız.. Kız gazeteci değil, Gestapo konuşturmacısı.. Neler neler söyletir insana.. Söyletti de..
"Geri zekâlı Galatasaray.." dedim, dün, okudunuz..
Niye dedim.. Geri zekâlı da ondan..
Yahu Mustafa Denizli gibi bir adam ortada dururken, bir yığın adı duyulmadık, marifeti bilinmedik el oğlunun peşine düşer mi adam, zekâsı yerinde olsa.. Galatasaray'a kumar oynar mı, hele de Kalli fiyaskosundan sonra..
Şimdi bakın.. Yerli ile yabancının daha işe başlarken farkını anlatmaya gerek yok..
Biri hem seni, hem rakiplerini tanıyor. Öteki öğrenecek.
Denenmiş ile denenmemişin farkını anlatmaya da gerek yok. Bu hoca takım ilişkilerinde frekans uyumu da önemli.. Dünya çapında olur, ama bize uymaz, olur a.. Beklemek gerek denenmemişi.. Denenmiş, hazır..
Mustafa Denizli Galatasaray özelinde de özel adam.. Bu kulüpte yetişmiş.. Bu kulübü tarihinin en büyük zaferlerine taşımış, Avrupa kapılarını açmış adam.. Milli takım başarısı da biliniyor..
Eee.. Daha ne bekliyorsunuz?..
Şirin, Galatasaray'ı üstelemedi, konu milli takım diye..
Şimdi ben üsteliyorum. Galatasaray soyut bir kavram.. Soyutun geri zekâlı olması mümkün mü?. Onu yönetenlerin zekâsıdır, Galatasaray'ın zekâsı dediğim şey..
Peki Adnan Polat, Yiğit Şardan ve ötekilerin geri zekâlı olmaları mümkün mü?.. Hemen hepsi başarılı işadamları bunlar.. Haa.. Kazın ayağı başka..
Galatasaray'da da, aynen Fener ve Beşiktaş'ta olduğu gibi, Yönetim Kurulu göstermelik. Lafta var. İşi bir ya da iki kişi götürüyor. Galatasaray'da lafı geçen iki kişi var. Başkan Adnan Polat ve de lisecilerin lideri olarak listeye giren Yiğit Şardan..
İkisi de farklı sebeplerle Mustafa Denizli'yi istemiyorlar.
Yiğit Şardan nerden kaynaklanıyorsa, kişisel bir nefretin sahibi, Denizli'ye karşı..
Adı geçince kirpi gibi oluyor.
Adnan Polat ise, asla bilemediğim ve anlayamadığım bir sebeple Adnan Sezgin'e teslim olmuş. Sezgin ne derse, Polat onu yapıyor..
Hakan Şükür-Hasan Şaş ikilisini temizlemek isteyen aslında Sezgin.. Sezona muhteşem bir giriş yapan Büyük Kalli'yi oyuncak yapıp, sonunda kaçmak zorunda bırakan Sezgin.. Niye peki?..
Çünkü Adnan Sezgin her işi kendisinin yaptığını iddia etmekten hoşlanıyor.. Onu Florya'nın kulislerinde ikinci plana itecek kişilere tahammül edemiyor. Şükür, Şaş lider vasıflı oyunculardı. Olmaz. Sezgin'den başka lider olmaz..
Lider vasıflı hoca da olmaz.. Gelecek Hoca Sezgin'in liderliğini kabul, ona biat etmeli..
Büyük Hoca bunu kabul eder mi?..
Onun için ortada büyük hoca adı geçmiyor zaten.. Avrupa'nın ikinci sınıf adamları, ya da adı bilinmedikleri gündemde Kalli gittiğinden beri..
Mustafa Denizli işin başına gelirse, Adnan Sezgin soyunma odasına adım atamaz.. Ağzını açıp demeç veremez. Transferleri geçin yönetmeyi teklif bile edemez. Denizli öyle lider bir hocadır.
Gazete manşetlerine de o geçer, ekranlarda da o görünür. Adnan Sezgin'in adı geçmez olur..
Onun için de Denizli olmaz.
Peki Polat, Galatasaray camiasında hiç sevilmeyen Sezgin'e niye teslim?.
Galatasaray'ın yolunu kessin diye İstanbulspor'a yollanan teşvik primini imza karşılığı bizzat dağıtan kişinin Adnan Sezgin olduğunu Kemal Belgin belgelediğinden beri, camia bu ismi kara listesine aldı..
Ama Adnan Polat'ın başında taç.. Onsuz yapamıyor. Onsuz edemiyor. O ne derse, o ne isterse onu yapıyor..
Neden?. Bilmiyorum.. Bilen varsa, bana da anlatsın!..
Son dakika: Akşam saat 19.00'da Galatasaray'ın Skibbe ile anlaştığını duydum. Adnanlar aradıkları kuklayı buldular. Hayırlı olsun.