Bu hafta Pazar neşemiz Yıldırım Tuna'dan.. Temsil sırasında repliğini, yani cümlesini unutan büyük bir aktör varmış..
Kimse yıllarca bu probleminden dolayı rol vermemiş ona.. Genç oyunculardan kurulu bir tiyatro topluluğu ona küçük ama önemli bir rolle tekrar sahneye çıkma fırsatı tanımak istemişler.. Yönetmen, "En önemli sahne bu!" demiş.. "Ve tek bir repliğiniz var.. Sahneye gireceksiniz, elinizde tek bir gül var.. Gülü baş ve işaret parmaklarınızın tutarak burnunuza götürüp 'Ah! Sevgilimin dişi kokusu!' diyeceksiniz.. Aktör günlerce prova yapmış bu son şansı kaybetmemek için.. Gala gecesi gelmiş, perde açılmış, aktörün sırası gelmis, sahneye çıkmış.. "Ah!" demiş, "Sevgilimin dişi kokusu.."
Birden bütün seyirciler kahkahaya boğulmus. Yönetmen köpürmüş.. "Seni manyak herif!" demiş, "Oyunu mahvettin..!" "Ne oldu?" demiş aktör, "Repliğimi mi unuttum?" "Hayır aptal adam!" demiş yönetmen,
"Gülü unuttun!."
SEVDİĞİM LAFLAR
Hayat, insanlar ölünce neşesine, gülünce ciddiyetine ara vermez
George Bernard Shaw
SEVGİLİYE ÖĞÜTLER
Hergün yapılacakların listesi..
Konuş..
Dinle..
Yardım et.. Öp ve sarıl.. İltifat et..
Sevdiğini söyle..
BİZİM DUVAR
Olimpiyatlarda umduğumuzu bulamadık. O şimdi elimpiyat oyunları. Ünal Turgut