Özer "Hıncal Ağabey, yeni Belediye Başkanımızla seni tanıştırmak isterim.. Bir akşam yemeği yiyelim" dedi.. Özer, Özer Saraçoğlu.. Hem de nasıl arkadaşım.. Kardeşim.. Yolum Antalya'ya düşmesin, pervane olur.. Bu defa Yasemin'e sıkı sıkı tembih ettim.. "Aman Özer'in haberi olmasın. Zaten 2 gün kalacağım.. Rahatsız etmeyelim.."
İndim, yarım saat geçmeden cepte bir mesaj.. "Ağabey bir kusurumuz mu oldu, geliyorsun, haber vermiyorsun.."
Şimdi bu Özer'i nasıl reddersin.. Hık.. Mık.. Mırın.. Kırın.. İki gün için gelmişim zaten.. Hele bir akşam yemeğini, böyle resmi, böyle protokoler geçirmenin alemi var mı?. Özer'i geri çevirmek de mümkün değil..
"Gel şunu öğlen yemeği yapalım" dedim.. Bir araya sıkıştırırız nasılsa..
"Peki" dedi..
O öğlen yemeği bitsin istemedim.. Keşke iki araya, bir dereye sıkıştırmasaydık.. Keşke Özer'in planladığı gibi arkası açık bir akşam yemeğinde buluşsaydık.. Keşke sabaha kadar konuşsaydık..
Menderes Türel, tanımakla mutlu olduğum sayısız gençler içinde, ön sıralara koydu adını..
O akşamüzeri Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Antalya'da, Minicity'yi açmaya gelecek.. Miniatürk örneği bir eğlence ve kültür parkı.. Erdoğan, sadece başbakan değil, ayni zamanda Türel'in partisinin de lideri.. Benim başka günüm yok. Yemeği getirip o öğlene koymakla, başkanı nasıl sıkıntıya sokmuşuz meğer.. Antalya'nın ev sahibi olarak başbakana, AKP'li olarak başkanına hazırlık yapmalı.. Oturup benimle yemek yiyecek.. Olacak şey mi?..
Oldu..
Yemek Yedi Mehmetler'de.. Kırk yıldır Antalya'nın gururu burası.. Gittin mi, en az bir kez uğrarsın.. Giderken Özer'e de giydiriyorum içimden.. Bu angaryayı başıma niye açtı diye.. Şimdi otelde bir Bali masajına kendini bırakmak varken, kalk hiç tanımadığın biri ile yemeğe git..
"Evet efendim.. Tabii beyefendi.. Sayın Başkan.. Menderes Bey.." falan filan.. Nefret ederim böyle yemeklerden..
Başbakan da geliyor.. Şimdi laciler giymiş, ceket kravat bir adam.. Karşısında blucin, tişört ben.. Olacak şey mi Özer.. Bu bana yapılır mı Özer..
Bir gittik ki, Antalya Belediye Başkanı aynen ben.. Bir rahat pantolon, bir yazlık kısa kollu gömlek..
Tanıştık.. Oturduk.. "Hıncal Bey" dedi, bir.. "Hıncal Bey" dedi iki.. Sonra sıkıldı..
"Ben böyle konuşamam" dedi.. "Size Hıncal ağbi diyeyim olur mu?.."
Körün istediği bir göz.. Hayatta en sevdiğim şey, Hıncal ağbi hitabı.. Fatih Altaylı bir defasında fena halde giydirmişti bana.. Açtım telefonu.. Bastım fırçayı.. Yazısına sandı.. Değil..
"Ne zamandan beri Fatih kardeşimiz için Hıncal Uluç olduk, ulan!.."
Ondan sonrası hayatımın en güzel yemeklerinden biri.. Konuştukça tanıdım. Anlattıkça anladım..
CHP'nin kalesi Baykal'ın memleketi Antalya'da, Hasan Subaşı gibi bir efsane belediye başkanı, Ertuğrul Dokuzoğuz gibi bir efsane vali karşısında adayken, esamisi okunmayan AKP'den hem de seçime, parmakla sayılacak kadar az bir zaman kala aday olup seçim kazanmak bir mucize.. Menderes Türel'i tanıyınca, mucizenin sebebini anlıyorsunuz..
Halka gitmeyi, onlara ulaşmayı, içlerine girip onlardan biri olmayı başarmış.. Kazanmanın sırrı da bu.. Gecekondular dahil hemen her eve girmiş, herkesin derdini birinci elden dinlemiş.. Küba'da Fidel'in bu kadar sevilmesinin sırrı buydu, öğrenmiştim..
Cana yakın.. Sempatik.. Çok iyi konuşuyor. Konuşurken, kendine güvenini hissediyorsunuz.. Anlattıklarını yapacağına inanıyorsunuz.. Antalya'nın nasıl bir şans yakaladığını görüyorsunuz..
Kültür ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu ile ayni partiden oluşu ayrı bir şans yöre için.. Ne yöresi.. Türkiye için.. Yazdım.. Yöre Türkiye'yi besler, değerlendirilirse..
Böyle harika bir genç başkan, arkasında kendi kafasında bir bakan ve kendi partisinden bir iktidar bulursa, durdurulabilir mi?..
Menderes Türel her türlü desteği alacak, yıllardır ihmal edilen hazineyi ortaya çıkaracak ve Antalya'yı bir yeryüzü cennetine çevirecektir.. Yaptıkları, yapacaklarını, hayranlıkla, gururla dinledim..
Yemekten önce eşi kalktı, özür dileyip.. Genç, güzel, fevkalade şık ve zarif giyinen bir Türk kadını.. Başı açık.. Onun hazırlanması daha uzun sürecek ya..
Sonunda başkan da saatine baktı.. "Hıncal Ağbi, gidip resmi giyinmem ve hazırlıklara son bir kez bakmam gerek, kusura kalma" dedi.. "Sen" dedim içimden "Sen kusura kalma.. Eşek kafam bu yemeği, bu daracık zamana sıkıştırdığı için.. Keşke Özer'i dinleseydim.."
Antalya'ya Menderes Türel ile çok daha uzun konuşabilmek, onun Antalya ve çevresini Fransız Rivierası'ndan da öte bir turizm merkezi haline getirecek projelerini daha ayrıntılı dinlemek, yöreyi onunla gezip, yapılanları ve yapılacakları yerinde görmek için gideceğim..
Menderes Türel, Antalya'nın, Türkiye'nin, dahası AKP'nin şansıdır!..