Zil sesine koşarak kapıyı açan adam eski bir dostu ve iri bir köpekle karşılaştı.
Elbette tereddütsüz "Buyrun" diyerek onları salona aldı.
İki arkadaş daha oturmadan, köpek bir masa lambası ile kıymetli birkaç bibloyu devirdi. Sonra da en rahat koltuklardan birine yerleşti ve koltuğun ahşap kollarını yalayıp kemirmeye başladı.
Evin sahibi köpeğin yaptıklarını içi cız ederek seyretti. Bir köpek yüzünden eski bir dostunu kaybedemezdi.
Çaylar içilip misafir gitmek üzere ayağa kalkınca da, köpek yüzünden içten içe sinir krizleri geçirdiğini belli etmemeye çalışarak dostuna "Köpeğini unutuyorsun" dedi. "Hay Allah" dedi, misafir şaşkınlık içinde. "Ben onu senin köpeğin zannetmiş, için için de nasıl kızmıştım, bu sokak köpeğini nasıl bu kadar şımartmışsın diye..