Nihayet gördüm Tutku'yu.. Özellikle Hıristiyan ve Yahudi aleminde aylardır gündemi işgal eden filmi nihayet gördüm.. Bizde fazla ilgi çekmeyişini anlamak kolay.. Film Müslümanlar'ı fazla ilgilendirmiyor..
Vallahi pek tavsiye edeceğim bir şey değil.. Kimbilir kaç kilo ketçap kullanılan bir kâbus filmi.. İşkence.. Eziyet.. Kan.. Kan.. Kan..
Karalar bastı..
Anlatılan bir şey yok.. Romalı askerler Latince, Filistin halkı Aramice konuşuyor, iki ölü dil.. Türkçe de konuşsalar fark etmez. Filmde konuşma da öylesine az, öylesine detay ki..
Bitmez tükenmez işkence ve azap sahnelerinden oluşan bir film işte..
Ama yukarıda Allah var, makyajlar harika.. İnsanı her şeyin gerçek olduğuna inandıracak kadar başarılı..
İzlerken bir yandan düşünüyorum.. Hıristiyan inancına göre İsa Tanrı'nın oğlu..
Tanrı bir başkasının oğlu Musa'yı kurtarmak için mucize üstüne mucize yaratır, hatta Kızıldeniz'i o geçerken yarıp, Firavun ordusu geçerken boğarken, kendi oğlunun bu azabı çekmesine nasıl seyirci kalmış diye..
Onun yanıtı da Hırıstiyan inancında var..
Adem'in, Havva'nın sunduğu memnu meyveyi yemesinden başlayarak insanlar günaha boğulmuşlar.. Yüzyıllar boyu insanlık artık hiçbir yere sığmaz günahların sahibi olmuş.. Tanrı, bütün bu günahların kefaretini ödemek, insanlığı temize çıkarmak için kendi oğlunu feda etmiş.. İsa tüm bu azabı, insanlık adına çekmiş ve onları günahlarından arındırmış..
Hemen heveslenmeyin.. İsa'nın kefaretini ödediği günahlar içinde ondan sonrası, yani bugüne kadar olanlar, yani sizinkiler ve bizimkiler de var mı, bilmiyorum..
Amma velakin, filmi seyrederken çekilen azap sayılır gibime geliyor.