8 milyon insan ağırlayacak Antalya ve yöresi bu yıl.. 6 milyonu yabancı.. 2 milyonu yerli.. 8 milyon.. Türkiye nüfusunun sekizde biri..
Peki yöre bu sekiz milyona hazır mı?.. Bu soruya özellikle "Altyapı açısından "Evet" demek mümkün değil..
Sahil boyu sıralanan irili ufaklı ve her sınıftan tesis, 8 milyon turistin ihtiyacına büyük ölçüde yanıt vermeye hazır, ama ya ulaşım?..
İki yıldır, sık sık gitme ve gözlerimle görme imkanı buldum..
Bu cennet turizm bölge ve tesislerine ulaşım tam bir cehennem.. Yürekler acısı.. Dünyada benzeri az güzellikte bir tatil köyüne giderken geçtiğimiz keçi yollarına artık köylerde bile rastlanmaz oldu. Antalya yöresi yol açısından nasıl bu kadar ihmal edilmiş anlamak mümkün değil..
Özel teşebbüs, Türkiye'nin giderek en büyük ekonomik kaynağı olacak turizme muhteşem yatırımlar yapmış, ama devlet hâlâ bu tesislere uygar ulaşımı sağlayamamış.. Ne acı?..
Geçen yaz sonu Alanya'ya gittim. Yörenin en önemli turizm merkezlerinden biri..
Havaalanından Alanya'ya yol gerekli.. Planlanmış.. Yolun en ağır tarafı tüneller.. En pahalı ve en güç işi başarmış, tünelleri bitirmişler. Ama o kadar. Tüneller size bakıyor Alanya'ya giderken, siz de tünellere.. Çünkü yol yok.. Söz verilmişi. Hep söz verilmiş, ama öylece duruyor Alanya. Yolsuz..
Lara, Antalya'nın en hızla gelişen yöresi.. Buradaki doğal plaj etrafında gene harika tesisler var. Ama yol yok..
Lara'yı havalimanına bağlayacak yol, duble olarak başlamış ve hızla ilerlemişti. İşler yarı yarıya bitti ve durdu. Şimdi, bu dünya güzeli tesislere, tozun toprağın içinden geçerek varabiliyorsunuz.
Lara-Aksu-Kundu, Turizm Yolu diye adlandırılmıştı. Bu 200 bin, tam iki yüz bin yatağa ulaşacak bir yol.. Çalışma hızına bakın.. Bu tempo ile en az beş yılda biter. Devlet bu yolu unutmuş gibi.
Antalya-Kemer-Kaş-Kalkan yolu fevkalade önemli. Duble yol olacak.. Çalışmalar sürüyor.. İki yılda biter deniyor.. Allah bilir..
Alanya-Antalya arasına Hafif Raylı Sistem şart. Planlandı. Ama hareket yok.
Alanya-Kaş, 150 kilometrelik sahil şeridi planlandı. Planlandığı ile kaldı.
Her gidip geldiğimde sektörün ve yörenin liderleri ile konuşuyorum..
Tek umutları var..
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan.. "Ancak o emir verir ve takipçisi olursa bu yollar biter" diyorlar.
Bu ülkede her önemli ve acil işin gelip başbakana dayanması ne acı..
Turizm, Türkiye'nin en önemli sanayi dalı.. Bacasız sanayi diyorlar ya adına.. Hem de döviz olarak geliri düşünün.. Yarattığı iş alanlarını düşünün.. Yılda 8 milyon insanın tükettiklerini üreten tarım ve sanayi sektörlerine katkısını düşünün..
Bugün önde giden tekstile, mesela yarın Çin rakip çıkabilir.
Ama turizm deyince bu ülkenin rakibi yok..
Güneşi, denizi, kumu.. Tarihi, kültürü, sanatı..
Allah her şeyi öylesine cömert bağışlamış ki Anadolu'ya..
Başbakandan önce Turizm Bakanı Erkan Mumcu sahiplenmeli Antalya ve yöresine.. Tüm gücünü ve ağırlığını kullanıp öncelikle bu ulaşım sorunlarının çözülmesini hızlandırmalı..
Nasıl olur bu?..
Mumcu, sorumlu kurum ve kuruluşlarla toplantı yapar. Onlardan çalışma takvimi ve bitiş tarihlerini alır, bunları kamuoyuna açıklar.
O zaman bizler de planlanan işlerin planlanan hız ve tarihlere göre ilerleyip ilerlemediğini daha kolay denetleme şansına sahip oluruz.
Antalya'da belediyeyi bu defa AKP'nin kazanması da yöre yararına bir gelişme olarak değerlendirilebilir. Başkan Menderes Türel hakkında bugüne dek sadece iyi, çok iyi şeyler işittim üstelik. Yerel güçle Ankara el ele verdiğinde sorunların çözümü hızlanacaktır.
Antalya ve yöresi, Türkiye'nin yaşam hattı, can damarlarından biri..
Bu yıl yörenin sorunları üzerinde yoğun şekilde duracağım..
Aslında tüm medya durmalı..