Vestel tahtı korumak, F.Bahçe ise ele geçirmek amacındaydı. Taht kavgasını kimin kazanacağını Ersun Yanal ve Zico'nun taktik becerisi belirleyecekti. İki takımın kadro genişliğine baktığımızda Manisa "Fakir", F.Bahçe "Zengin"di. Manisa'da tahtı zengin olan ele geçirdi. İlk dakikalarda Manisa'nın baskısına, savunmayı geride kuran F.Bahçe davetiye çıkardı. Zico'nun uyarısıyla önce Tümer'in oyuna ağırlığını koyması ardından orta alan bloğunun öne çıkması F.Bahçe'ye denge getirirken, hücumda da zenginlik kazandırdı. Önder ve Uğur da kenarlardan kanat ataklarına destek çıkmaya başlayınca bu sefer Manisa'nın dengesi bozuldu. F.Bahçe'nin oyun anlayışını değiştirmesi Deivid ile golü yakalamasını sağladı.
Manisa'nın Edu'nun hediyesi ile bulduğu gol sonrası hücuma çok adamla gitmesi başına iş açtı. Deivid'in 2. golünde Alex'in çabuk düşünmesinin payı büyüktü. Golde Manisa'nın az adamla yakalanması ve Alex'i boş bırakması büyük hataydı.
Futbolda "Atan da tutan da kaliteli olacak" sözü kanundur. Kezman yoktu ama Deivid sahneye çıktı. Manisa Rafael'in alternatifini bulamadı. Volkan, Rüştü'yü aratmadı. Ersun Yanal'ın kupada Trabzon'a karşı devleşen kaleci Fevzi'yi yedeğe çekmesi hataydı. Çünkü Bülent 2. ve 3. golde topa çıkmakta geç kaldı.
İkinci yarının başında F.Bahçe'nin Deivid ile 3. golü bulduktan sonra "Maç bitti" havasına girmesi Manisa'yı hareketlendirdi. Ama Tarzanlar'ın kulübede maçı çevirebilecek oyuncusu yoktu. Yanal elindeki son silah Caner'i de oyuna geç soktu. F.Bahçe zor da olsa kazanıp liderliği aldı. Zico bu maçın analizini iyi yapıp 2 doğruyu bozmamalı, bir yanlışı da düzeltmeli.
1-Tümer-Alex ikilisi birlikte oynamalı. Tümer oyun kurarken Alex daha diri kalıyor ve etkili oluyor.
2-Hep Kezman oynarsa Deivid'e yazık olur. Brezilyalı, kendini unutturuyor ve tek vuruşu iyi yapıyor.
3-Appiah takım disiplininden uzak oynayınca, Edu-Lugano rakip ile çok kolay karşı karşıya kalıyor. O noktada açıkları kapatan Aurelio mutlaka oynamalı.