Faroe Adaları ve Litvanya Avrupa'daki en zayıf dört takımdan ikisi.. Lüksemburg ise bu iki takımdan bir iki gömlek daha üstün. Dün gece stadı tamamen dolduran gurbetçilerimiz deplasmanı kendi sahamıza çevirmişti. Mili Takım tempolu, presli bir 45 dakika oynadı. Ama bu yarıda üstünde durulması gereken çok önemli bir saha için rahatsızlığımız yine gündeme geldi. Lüksemburg riskli, pas yaparak oynamak isteyen bir takım. Öndeki baskıda çok top çaldık. Rekor sayıda korner attık. Ama gol dışında tek net pozisyonumuz vardı. Kazandığımız penaltı ise rakibin hediyesiydi. İkinci yarıda yine Kuntz'un yanlış oyuncu değişikliği ile başladık. Serdar Dursun oyuna giriyorsa çıkacak isim Halil olmalıdır. Belki bu skor dezavantajından açık oynamaya başlayan rakip karşısında iki pozisyon bulduk ama 70. dakikaya kadar rakip topa sahip olarak oyunu kontrolü altında tuttu. Sonra yapılan değişikliklerle tekrar kontrol bize geçti.
Sonuçta 3 puan daha aldık. Bana göre dün gece iki önemli artı vardı. Birincisi futbolcularımızı sezon sonunda rakibi küçümsemeden işi ciddiye almaları. İkincisi de kalemizde pozisyon vermeyişimiz. Önemli olan ilerisini düşünerek doğru teşhisler yapmak. Daha çok eksiklerimiz var. Dün gece rakibin ikinci yarıda da açık oynadığı bir maçta organize golümüz yok. Biri penaltı, diğeri de Serdar Dursun'un rakibin hatasını değerlendirip bireysel olarak attığı goldü
Bu seviyedeki rakipler karsında 12 gol attık, hiç gol yemedik diye methiyeler düzersek kendimizi kandırırız…