Dün gece Trabzon'da futbol seviyesi vasatı dahi bulmayan çok zevksiz bir ilk yarı izledik.
Genelde oyunun kontrolü ev sahibindeydi.
Ancak ofansif girişimler çok düşük tempolu idi. Ön alan presi de yetersiz olduğundan hep yerleşmiş savunmaya karşı ve de ağır çekim olarak hücum ediyorlardı. Buna rağmen ilk yarı Trabzonspor'un netice olarak istediği gibi bitti. Ama ikinci yarı için tehlike sinyallerinin çaldığı da açıktı. Ben Ünal Karalman'dan devre arası bir oyuncu değişikliği yapmasını bekledim. Çünkü Sturridge-Sosa-Obi Mikel orta sahası benim futbol mantığımla bağdaşmıyor.
Sonrasında ikinci yarıya, ilk devrenin hücumda hiç görünmeyen takımı Denizli atak başladı. Tehlike geliyorum diyordu ama Karaman değişikliğe gitmedi ve beraberlik golü geldi. Sonra yapılan iki değişiklik ve de mecburen alınan riskler takım savunmasını daha da arızalara uğrattı.
Son bölümde Rodallega çok kaliteli bir gole imza atınca Trabzonspor için kimsenin beklemediği şok yenilgi gündeme gelmiş oldu.
İki değişiklikten sonra beraberliği kurtarmak için yapılan baskıda akılda kalan tek pozisyonda Nwakaeme'nin şutunu Denizlispor'un sezon başından beri istikrarlı bir grafik çizen kalecisi kurtarmayı başardı.
Trabzonspor, Sivas hariç bütün rakiplerinin inanılmaz puanlar kaybettiği bir haftada eline geçen fırsatı tepmiş oldu. Trabzonspor'un fizik olarak en iyi oyuncusu Yusuf Sarı idi ve Karaman önce onu dışarı aldı.
Denizli ve Mehmet Özdilek'i kutlamak lazım. Sınırlı kadro ile çıkış yakalamışlardı.
Bu çok önemli deplasman galibiyeti de tam bir bonus oldu.