Mancini, "Türkiye'de etik olmayan o kadar çok tartışma var ki" diyerek F.Bahçe'ye gönderme yaptı. G.Saray ve F.Bahçe arasında Bruma'nın G.Antep'e kiralanması tartışmasına italyan hocanın da dahil olmasını doğru buluyor musunuz?
İtalyan hoca, "Türkiye'de etik olmayan o kadar çok tartışma var ki" diyerek F.Bahçe'ye gönderme yaptı.
Konuşmaya değmez. Mancini kim! Türk futbolunda en etik olmayan şey; Mancini'nin G.Saray'a gelişi ve geliş şeklidir. Ünal Aysal'ın ve G.Saray tarihinin yüz karasıdır o olay... Adam G.Saray ile oynamaya geldi. Kendisi büyük İtalyan! Burnu Himalaya Dağları'nın tepesinde... 'G.Saray' diye bir oyuncak vermişler eline... Bir ay Antalya'da oynadı, yetmedi; Gaziantep maçında da oynamaya devam etti.
Bir teknik adamın, maç içinde takımın sistemini 3-4 defa değiştirmesi normal mi?
G.Saray Yönetim Kurulu'nda gerçek G.Saraylı bir tane adam varsa; o maçı izlerken çıldırmıştır. G.Saray ile alay etti Mancini; G.Saray ile langırt oynar gibi oynadı. Ayıptır, utançtır, yüz karasıdır. Ünal Aysal, bu Mancini'yi getirebilmek için Fatih Terim gibi bir adamın başına çoraplar ördü, ayağının altına muzlar koydu ve Fatih Terim'i attı G.Saray'dan...
Taktik değişikliğini maçın içinde her dakika yapabilirsin. Tabelaya göre yapabilirsin. Adı üstünde; taktik. Bir savunma adamı çıkarır, bir hücum adamı koyarsın. Ama antrenör sistemle, taktik gibi oynayamaz. Çünkü sistem; yerleşik bir düzendir. Sezon öncesi ya da devre arası boşluğunda takıma öğretirsin, yerleştirirsin. Ondan sonra o takım o sistemle oynar. Oyuncu da ne yapacağını bilir. G.Saray dörtlü sistemle oynuyordu. Fatih Terim 1996 yılında G.Saray'a geldiği zaman 3-5-2 ile başladı ama sonra 4'lü savunmaya döndü. 4'lü savunma da G.Saray'ı UEFA şampiyonu yaptı. Şimdi, bu arkadaşımız geldi; yeniden 3-5-2'ye döndü. Hiç itirazım yok. Dünyanın terk etmekte olduğu bir sistem de olsa sen buna inanıyorsan...
Başlarda 3-5-2 sonuç vermiş gibi göründü...
Sonucu konuşmuyorum. Türkiye'deki en büyük sahtekârlık bu... Bak çok ağır ve net konuşuyorum; sahtekârlık bu... Neden böyle öfkeli konuşuyorum? Çünkü bir yığın Mancini yalakası var Türkiye'de... Televizyonda maç izlerken, yorum dinlerken, gazeteleri okurken çıldırıyorum. Adamın aklından, hayalinden geçmeyen mazeretleri; benim gazetecim onun adına buluyor.
Elazığ G.Saray'ı tokatladı
Yepyeni bir sistem uygulatıyorsun onu da yerleştirmiyorsun. Habire kepçeyi karıştırıyorsun; çorba, aşure... İnanılır gibi değil! O takım Antalya'dan yola çıktığı zaman kimse, neyi, nasıl oynayacağını bilmiyordu. En tecrübelileri; Melo'su, Selçuk'u, Drogba'sı, Sneijder'i dahil... Bilmediklerini de Elazığspor ile oynanan kupa maçında gördük. Elazığspor tokatladı G.Saray'ı!
Ama adam G.Saray ile öylesine oynuyor ki! G.Saray onun için öylesine ufak, öyle değersiz, öyle zavallı bir takım ki oynamaya devam ediyor. Bir maçın içinde üç kere sistem değişir mi! Maradona'yı oynat bakayım, Messi'yi oynat bakayım; üç değişik sistemle bir maçın içinde de göreyim oynayabiliyor mu!
Gaziantep maçının ikinci yarısında oyuna kurtarıcı olarak giren oyuncu Amrabat. Maçın sonunda ne diyor Mancini? "Amrabat'ı derhal satmamız lazım." Yarım saat evvel adama 'kurtarıcı' diye bakan sensin. Şimdi "Satmamız lazım" diyorsun!
Futbol Federasyonu F.Bahçe'nin emrinde
G.Saray'ın Bruma'yı Gaziantep'e kiralama düşüncesi F.Bahçe'nin tepkisini çekti. Abdullah Kiğılı, "Nerede bu tür bir iş varsa içinden G.Saray çıkar" diyerek bunun etik bir davranış olmadığını söyledi. TFF'den onay alamayan G.Saray'ın bulduğu çözüm etiğe aykırı mı?
"Bu tür işler G.Saray'dan çıkıyor" lafını son edecek kişi herhangi bir F.Bahçelidir. Bırakın F.Bahçe Başkanvekilini, sokaktaki F.Bahçelinin dahi böyle bir laf etmeye hakkı yok. Abdullah Kiğılı yakın dostum; birileri onu gaza getiriyor galiba!
Çok öteye gitmeye lüzum yok. Başkanının hapse girmesinden, şikeden falan bahsetmiyorum. F.Bahçe ara dönemde Semih Şentürk'ü Antalya'ya verdi. Semih Şentürk'ün Antalya ile yaptığı sözleşmede şöyle bir madde var: "F.Bahçe'ye karşı oynayamaz." Bu bir şikedir. Bundan iyi şike olur mu!
'Türkiye Futbol Federasyonu' denen kurum, bu sözleşmeye ses çıkartmıyor; 'Bu şikedir' demiyor! Bunu yapan F.Bahçe'nin, başkanvekili Bruma'ya itiraz ediyor!
Bu federasyon, F.Bahçe'nin emrinde, G.Saray'ın da düşmanı... 17 kulüp '6+0 kuralı değiştirilsin' dediği halde, sadece Aziz Yıldırım karşı çıktığı için kuralı değiştirmedi.
Milli Takım Teknik Direktörü de buna karşı olduğunu açıkladığı halde... Pardon, 'Milli Takım Teknik Direktörü' değil; Türkiye Futbol Direktörü... Yani, Türkiye'deki futbolu fiilen yönetmekten sorumlu adam, "Ben bu kurala karşıyım" dediği halde; Yıldırım Demirören ve arkadaşları, Aziz Yıldırım'ın emrinin dışına çıkamadı.
Bu yüzden Bruma'nın sözleşmesinin dondurulması teklifini reddettiler. Ne yapacak G.Saray! Gaziantep'e, 'Sen Yiğit'e talipsin. Tamam; çok da ucuza vereceğim. Senin kontenjanında açık var; şu Bruma'yı da sana kiralayayım" diyor. Sevgili Abdullah Kiğılı söylesin bakalım; bunun neresi etik değil!
Semih Şentürk'ün sözleşmesine 'F.Bahçe'ye karşı oynamayacak' diye yazmak etik de ayağı kırık bir adamın, G.Saray'dan talepte bulunan bir takıma bu teklifi yapması etik değil mi!.. F.Bahçe'nin etik bir şeyini göstersinler bana ki ben de 'F.Bahçe Başkanvekili'nin bu konuda konuşma' hakkı olduğunu savunayım.
'Gaziantep maçı öncesi böyle bir teklifin gündeme gelmesi' eleştiriliyor.
Oynanan maçta F.Bahçe'nin ne kadar haklı olduğu ortaya çıktı! F.Bahçe, Eskişehir ile oynarken Alper Potuk'a talip olunması falan hiç konuşulmuyor. Emenike olayları... Bunlar hep tesadüf!
Ne demiş atalarımız: Herkesi nasıl bilirsin; kendin gibi...
