Liseli başkanların kaderi midir? Rahmetli Özhan Canaydın döneminde yaşanan Tromsö faciasından sonra liseli başkan Dursun Özbek de Östersunds faciası yaşayacak gibi görünüyor... Tromsö köy takımıydı, Östersunds da köy takımı... Belhanda rövanşta kadroda olacak. Ancak Faslı yıldızın kalitesi Galatasaray'ın İstanbul'da bir sürpriz yapmasına yetecek mi? Çünkü teknik direktör İgor Tudor'un sahaya sürdüğü kadronun fiziksel gücü, Östersunds ile baş etmeye yetmez..
Yasin-Rodrigues-Sinan üçlüsüyle oluşan hücum hattı Galatasaray'ı rakip kaleye taşıyamadığı gibi 'büyük golcü' diye alınan Gomis'i pozisyona giremeden konu mankeni yaptı. Geçen sezon Galatasaray'a hücum zenginliği kazandıran ve öne taşıyan Bruma fazlasıyla aranacak. 80 dakika solda oynayan Rodrigues bir kez rakibini geçemediği gibi Bruma'nın da ayakkabısı bile olamaz. Galatasaray maç boyu kopuk kopuk oynadı. Oyuncular sahada acemiler mangası gibiydi. Çok pas hatası yapıldı, çok top kaptırıldı.
Başkan Özbek ısrarla Sneijder'i göndermek istiyor... Galatasaray Sneijder gibi bir pas istasyonunu hücumda bulamadığı için gol pozisyonları yaratamadı. Hollandalı yıldız olsaydı oyuna akıl koyar, top saklar, kanatları işler hale getirir ve Gomis'i de tek pasla pozisyona sokardı. Belhanda asla bir Sneijder değil ama Hollandalı yıldız ile Faslı oyuncu birlikte oynarsa hücumda ciddi etkili olurlar.
Tudor'un, Carole'de ısrar etmesini anlamıyorum. Galatasaray geçen sezonu dördüncü bitirdiyse bunda en büyük suç Carole'un bölgesinden yenilen gollerdir. Östersunds da ilk golü yine Carole'un bölgesinden buldu... Yönetim kendini kandırmasın. Üç pahalı transferle Galatasaray'da işler değişmez. Çünkü bu takımın hocası dahil kalitesi düşük. Tudor; Yasin'in, Sinan'ın ve Rodrigues'in etkisiz olduğunu görmesine rağmen bu üç oyuncuya 'yer değiştirin' talimatını bile veremedi. Üstelik Tudor, rakibin ikinci yarıda kompakt futbol tuzağına düştü. Futbolda 'kazanamıyorsan kaybetme' bir kuraldır. 800 bin Euro'luk çapsız Tudor'un aklı maalesef G.Saray'ın kaybetmemesine yetmedi.