KAYSERİSPOR - GALATASARAY
Beraberlik Galatasaray'a yaramaz... Ha mağlup olmuşsun ha berabere kalmışsın... Sahaya bir kadro çıkıyor, Bilal Kısa kenarda... Bu maçta eğer oyunu lehine çevireceksen önce orta sahayı eline geçireceksin. Maç başlıyor, 50 dakika maçın ve oyunun kontrolü Kayseri'nin elinde. Yük Selçuk'un üzerine biniyor. Biz seyrediyoruz, Mustafa Denizli de kenardan seyrediyor. Sonra Bilal aklına geliyor. Bilal ne zaman oyuna giriyor, Galatasaray orta sahaya hakim olmaya başlıyor, şansıyla birlikte golü de buluyor. Ama ikinci lazım... Bunun için de ne yapmak lazım; gole yakın adamlarla oynayacaksınız. Ama bir bakıyorsunuz bu sefer Yasin oyundan alınıyor. Podolski zaten sakatlanmış...
Galatasaray'ın kadrosu dar, tamam... Ama bu dar kadro ile de belli şeyler yapılabilir. Oyuna Sabri giriyor yine iki kişinin yeri değişiyor. Aslında ne olursa olsun bu kadroda Sabri kesinlikle ilk 11'de oynamalı. Bu kadroda Bilal'in mutlaka yer alması gerekli. Ama Denizli'nin görüşü böyle değil... Mutlaka vardır bir bildiği!..
Hakem nasıl derseniz; bütün takdir haklarını Galatasaray lehine kullandı. Bir tane Kayserispor'a takdir hakkı kullanmadı. Yani sizin anlayacağınız, Mustafa Denizli'nin tabiriyle Kayserispor'u "Kıyım kıyım kıydı..." Demek ki bu hakemlere biraz diş göstermek lazım. Kim dişini gösteriyorsa ondan korkuyorlar. Merak etmeyin hakem kardeşlerim futbol sahalarında kimse kimseyi sizin kadar ısıramaz.
Şu bir gerçek bu Galatasaray, keyif vermiyor... Bu Galatasaray'ın şampiyonluğa oynaması da çok zor. Fazla uzağa gitmeyin, Galatasaray hafta içinde bir kupa maçı oynadı Kastamonuspor'la... Kastamonuspor'un 90. dakikada attığı buz gibi golü bu sefer çömez bir hakem vermedi. Yahu kardeşim, adamlar buz gibi gol atmışlar, maç 2-2 bitecek, bütün şehir mutlu olacak, sizler insanları mutsuz etmek için mi varsınız, mutlu etmek için mi?