Trabzonspor'un şikayeti sonucunda UEFA'nın TFF'den savunma istemesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu tip konular insanı şöyle üzüyor; biz bu işleri kendimiz halletsek hiçbir şey olmayacak. Ama maalesef bizim yapamadığımızı başkaları bize sopayla yapıyor. O zaman da kızmayacaksınız. Trabzonspor davasında yüzde yüz haklı. Kardeşim, eğer bu işte şike varsa, (ki var olduğu Türk mahkemeleri tarafından belirlendi ve ceza kesildi) sen sportif ceza vermeyerek Türk mahkemelerini bir yerde reddediyorsun.
Bazıları Trabzonspor'un başkanının çok sert olduğunu söylüyor. Doğru, haklılar. Biz Türkiye'de yumuşaklara çok alışmışız. Herkes yumoş yumoş. Onun için de Trabzon'un başkanı insanlara sert geliyor.
Üç senedir devam eden bu süreç neden hala sonlanmadı?
Bakınız, TFF "Kapattık" diyor. Kardeşim, Türk takımları Türkiye liglerinde mücadele ederlerken UEFA'ya da kağıt veriyorlar "Biz şikeye bulaşmayacağız" diye. Bu verdiğin teminat, banka teminatıdır. Sen bankadan kredi alırken eğer gereğini yerine getirmezsen o banka senin teminatını yakar. Bu teminat evse, arsaysa satar parayı senden tahsil eder. O garanti olarak orada durur. Hiç de acele etmezler. Hele sen adamları aptal yerine koyarsan adam bunu sana köküne kadar uygular.
Hatırlayın daha ilk günlerde Infantino ve Platini'nin açıklamalarını. İş o noktalara doğru gidiyor. Ama biz her şeyi örttüğümüz gibi bu pisliği de halının altına süpürdük. TFF de buna yardım etti ve bu işi kapattık!
Biliyorsunuz Yıldırım Demirören "Her iş tamam" dedi üç gün sonra UEFA'dan Fenerbahçe'ye ceza geldi. Aslında tehlike UEFA'da değil bizim Yıldırım Demirören'de. Ne zaman iş bitti diyor arkadan kamyonla ceza geliyor. Demirören ne zaman "İş bitti" diyor, arkadan kamyonla ceza geliyor!